AK Parti gençlik kollarından konuya ilişkin yapılan açıklama şöyle;

Bugün, Türkiye’nin dört bir yanından gelen 81 il gençlik kolları başkanımızla birlikte buradayız. Edirne’den Hakkari’ye, Samsun’dan Mersin’e, İzmir’den Van’a, Türkiye’nin en büyük, en güçlü ve en dinamik gençlik yapılanması AK GENÇLİK olarak, Filistin topraklarındaki zulme dur demek için toplanmış bulunmaktayız.

İSRAİL TÜM DÜNYA İÇİN BİR TEHLİKE

Terör devleti İsrail, her yıl Ramazan ayında gerçekleştirdiği menfur saldırılarına bu sene de devam etti. Terör devleti İsrail, 1918’den beri Filistin topraklarında sistematik olarak bir soykırım stratejisi uygulamakta, vahşet ve barbarlıkta sınır tanımamaktadır. İsrail, bütün dünyanın gözü önünde çocukları, kadınları, yaşlıları öldürmekte, açık şekilde savaş suçu işlemekte ve soykırım yapmaktadır. Adını koyalım, İsrail; çocuk, kadın, ihtiyar demeden masum ve savunmasız sivilleri öldüren bir terör devlettir. Son iki hafta içerisinde 65’i çocuk 39’u kadın olmak üzere 232 Filistinli katledilmiştir. Terör devleti İsrail, yeryüzünde Filistinli çocuklara cehennemi yaşatmaktadır. Bütün dünya, anne karnında, kundakta ve beşikte katledilen bebekleri; oyun oynarken öldürülen çocukları izlemektedir. Siyonist İsrail sadece Filistinler, Araplar ya da Ortadoğu için değil tüm dünya ve insanlık için büyük bir tehlikedir!

ÜÇ MAYMUNU OYNUYORLAR

Siyonist rejimin uluslararası hukuk ihlallerine, insan hakları tahribatına karşılık uluslararası kamuoyu maalesef üç maymunu oynamaktadır. Bazı küresel medya kuruluşları ise İsrail terörünü meşrulaştırma yarışına girmiştir. Bugün, sözde dünya barışının teminatı olan kurum ve kuruluşlar ile insan hakları savunucularının İsrail terörü karşısındaki tavırları, “dostlar alışverişte görsünden” ibarettir.

Ne yazık ki; küresel kapitalist sistem içinde Yahudi/Siyonist sermayesi ve lobileri, tüm dünyayı esir almış durumdadır. Uluslararası toplumun prangalarından kurtulup tepki göstermesi için daha nasıl bir zulüm yaşanmalıdır? Filistin toprakları tüm dünyanın gözü önünde gaspedilmekte, Filistin halkı yok edilmektedir. Yaşanan zulme sessiz kalınması ise Siyonist İsrail’i daha da cesaretlendirmektedir.

KUDÜS DAVASINA EN ÇOK SAHİP ÇIKAN LİDER ERDOĞAN

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan geçmişte olduğu gibi bugün de Filistin ve Kudüs davasına en çok sahip çıkan liderdir. Ancak bu haklı haykırış bazı çevreler tarafından manipüle edilmeye çalışılmaktadır. Sn. Cumhurbaşkanımız’ın İsrail’e yönelik tepkisini Antisemitizm olarak lanse etmek, en hafif tabiriyle vicdansızlıktır. Ne yazık ki; Cumhurbaşkanımız’ın zulme yönelik tepkisinden İsrailliler kadar rahatsız olan ülke içindeki sözüm ona muhaliflerin ahvali de acınasıdır. Birleşmiş Milletler Zirvesi’nde dünya liderlerinin gözünün içine baka baka “Dünya Beşten Büyüktür” diyen, İsrail’in Filistin işgalini adım adım tüm dünyaya haykıran Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı çocuk ve bebek katili siyonist Netanyahu ile karşılaştırmak basiretsizlik, ferasetsizlik, izansızlık, aymazlık, hadsizlik ve ezikliktir. Filistin Davası’na olan bağlılığı ile tarihe geçecek bir lidere çirkince saldırmak, ne siyasi ahlaka ne de insanlığa sığar!

"DUR" DENMELİ

Bazı kulaklar sağır, gözler kör ve kalpler katılaşmış olsa da Sn. Cumhurbaşkanımız’ın Filistin için vermiş olduğu mücadele ortadadır. Vaktiyle “Kudüs işgal altındayken ben nasıl gülebilirim ki” diyen Selahaddin Eyyübî’nin hassasiyetini bugün “Çocuklar öldürülürken değil, uyurken sessiz olunur” çağrısıyla Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan sürdürmektedir. Sn. Cumhurbaşkanımız, işgalci İsrail’in terör eylemleri başladığı ilk andan itibaren, kanlı saldırıların durdurulması, uluslararası camianın güçlü bir tepki vermesi için yoğun bir diplomasi trafiği yürütmüştür. Sn. Cumhurbaşkanımız bu süreçte 19 ülkenin devlet ve hükümet başkanıyla telefon görüşmesi gerçekleştirmiş, acımasızca çocukları katleden İsrail terörüne karşı Türkiye’nin her zaman Filistinli kardeşlerinin yanında duracağını ve Kudüs’ün izzetini korumaya devam edeceğini vurgulamıştır. Nitekim Sn. Cumhurbaşkanımız’ın bu girişimleri neticesinde terör devleti İsrail ateşkes ilan etmiştir. Umudumuz, ümidimiz ve beklentimiz; ateşkesin kalıcı olması yönündedir. Daha önce olduğu gibi terör devleti İsrail’in bu ateşkesi, kendisini toparlamak için fırsata çevirmesine izin verilmemelidir. Kudüs gibi hem Müslümanların, hem Hıristiyanların, hem de Musevilerin kutsal mekanlarını bünyesinde barındıran bir şehri fütursuzca yağmalamaya kalkan terör devletine, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği gibi uluslararası örgütler ve dünya barışının teminatı olduğunu iddia eden devletler başta olmak üzere tüm uluslararası camia “dur” demelidir.

Filistinli kardeşlerimizin bilmesini isteriz ki; bugün AK GENÇLİK olarak kalbimizdeki Kudüs sevgisiyle buradayız!

Dünde, bugünde, yarın da yanınızdayız!

Sizinleyiz!

Aramızdaki kardeşlik bağını ne pahasına olursa olsun korumaya devam edeceğiz.

Çocuk katili İsrail’in zulmüne sessiz kalmayacağız.

Filistin Davası’nı sahipsiz, Filistinli kardeşlerimizi yalnız bırakmayacağız!

Elimizden geldiğince, gücümüzün yettiğince mücadelemize devam edeceğiz!

Elbet bir gün Hakk gelecek ve Bâtıl yıkılıp gidecektir!

Kudüs özgürleşecek,

Filistin özgürleşecek,

Çocuklar ölmeyecektir!