AFRIN'E ÇEYREK VAR..!

Şenay TEK, bugün köşesine Afrın operasyonunu taşıdı,  AFRIN'E ÇEYREK VAR diyen Şenay TEK, Afrin Operasyonu hakkında değerlendirmelerde bulundu.

İşte O makale

Hazırlıklar tamam, Lakin AFRIN, Cerablus gibi girilmesi ve çıkılması kolay bir yer olmadığı için tuzaklarla dolu bir yer olması hasebiyle, bir tek Mehmet’imizin dahi burnu kanamasın diye, ağırdan alıyoruz.

Her ne kadar Afrin’e hemen mudahale edeceğiz gibi bir hava estirilse de, ben kisa vadede buna ihtimal vermiyorum. Bunun için en yakın tarihin mart ayı olduğu kanaatindeyim. Tabi ki karşı taraftan beklenmedik bir hamle görürde, planlarımızı gözden geçirir.. tarihi erkene çekersek, orası başka. Yani her zaman ikinci ve üçüncü bir planı devreye sokmak içinde hazırlıklarımız had safhada.

Farkındaysanız liderlerimiz hemen hemen her gün "GELDİK GELİYORUZ" diye ortalığı velveleye veriyor. Buda anlayabilenler için ince bir taktik bundaki maksadımız hem düşmanımızın tepkisini ölçmek, hem uygulayacakları taktikleri sezinlemek, hem kimlerin kimlerle gizli kapılar arkasında görüştüğünü gözlemleyip, hangi dost bildiklerimizin, bizi arkamızdan vurabileceğini netleştirmek, hem de düşmanımızı "GELDİK GELİYORUZ, BİR GECE ANSIZIN "gibi söylemlerle her gün yeni bir saldırı olabilir beklentisi içine sokarak, ufak ufak psikolojik olarak yıpratmaktır.

Bu arada şunu da çok iyi biliyoruz ki.
 

ABD asla Türkiye'yle sıcak savaşa girmeye cesaret etmeyecek, her zamanki gibi yine ilk etapta itlerini önümüze atacaktır. Beslediği ve her anlamda üzerlerinden desteğini esirgemediği Terörist unsurlarına yine her türlü desteği verip "VEKALET SAVAŞI" yürütecektir.

Nitekim Afrin'in yönetimi 2012'den beri PKK'ya emanet edilmiş durumda..Afrin'de bir tane bile ABD askeri yok demekte yanlış olur aslında,  PKK'nin tamamı ABD'nin paralı itidir.

O topraklar üzerindeki ve tüm Dünyadaki terör örgütlerinin mensuplarının tamamı ABD ASKERİDİR. Orada yok ettiğimiz her it, ABD'ye dolayısıyla İsrai’le attığımız bir tokat olacaktır. 
Afrin operasyonu henüz başlamamış olsa da, bu süreç bitene kadar Başta ABD olmak üzere bize muttefik görünüp arkadan kuyumuzu kazan her kim varsa görüşmelere ara verilmeli, talepler ve teklifler sert bir dille reddedilmelidir... 
 

Onlar kartlarını açık oynamaya başladıklari gün, bizim için hısımlık ilişkileri, yerini hasımlık ilişkilerine bırakmıştı zaten. Onlarla muhatap olacak ortak bir mevzumuz kalmamıştır. Bu saatten sonra Türkiye için Afrin'e girmek yada girmemek pazarlık veya müzakere konusu edilemez, edenlerde sonunun yaklaştığını görenlerden başkası değildir, bu kadar hazırlıktan sonra mevzu bahis konusu Afrine girilip girilmeyeceği değil, nasıl ve hangi şartlarda girileceği en az zaiyatla ve sıfır can kaybıyla bu işten nasıl çıkılacağıdır. Bun dan sonra kalemler ve kelamlar susacak, Teknoloji ve silahlar konuşacaktır. Bu bağlamda da hepimiz devletimize güvenelim ve birliğimizi bütünlüğümüzü Müdaha etmek için ordumuza ve devletimize sımsıkı sarılalım.

Herkes şuna gönül rahatlığıyla inansın ki, Türkiye cumhuriyeti kimseden satın aldığı silaha, füzeye ve ya mühimmata güvenerek kendini ateşe atmıyor. düşmanlarımız, yer altında, kapalı kapılar ardında gizlediğimiz yeni ürettiğimiz. fakat kimsenin haberdar olmadığı son teknoloji ile üretilmiş silahlarımızla karşılık gördükleri vakit, küçük dillerini yutacak, kaçacak delik arayacaklar.

Her zaman söylerim...

Türkü tanımak isteyen tarihi iyi okusun. Savaş meydanında tanımaya çalışırsan "YOK OLURSUN".

Kıtaları ipek bir kumaş gibi keser biçerdik.
Kelleler damlardı kılıcımızdan...
Bir biz vardık cihanda.
Bir de Küffar...

İşte o Köşe yazısı TIKLA>>>