LAİKLİK,din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması ilkesidir..

ABONE OL

Laikliğin kabulünün 88.yıldönümü nedeniyle..

LAİKLİK,din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması ilkesidir. Yüzyıllardır din kurallarına göre yönetilmesi toplumumuzun, acılar çekmesine ve çağdaş ülkeler seviyesine ulaşmasını engel olmuştur. Günümüzde de LAİK olmayan ülkelerin özgürlükten, çağdaşlıktan adaletten ne kadar uzak olduklarını,vatandaşlarının ülkemize kaçtıklarını üzüntü ve kaygıyla görüyoruz. LAİKLİK ilkesinin "dinsizlik"gibi gösterilmeye çalışıldığı bu günlerde,din kurallarına göre yönetilen komşu ülkelerdeki halkların acıları y hepimizin gözünü açmalıdır.5 Şubat 1937 yılında Mustafa Kemal Atatürk'ün çabalarıyla LAİK ilkesi Anayasamızda yerini almıştır. 88 yıldan beri  Anayasamızın 2.maddesinde "Türkiye Cumhuriyeti'nin LAİK bir devlet olduğu yazılıdır. LAİKLİK dinsizlik değil,tam aksine  inanç ve vicdan özgürlüğünü güvence altına alır. Tek bir inancın ya da mezhebin dayatılması yerine,tüm inançların özgürce ibadetlerini yapabilmelerine olanak sağlar. "Devletin dini olmaz,devletin dini ADALETTİR."felsefesine uygun olarak, laik bir devlet yönetiminde farklı inançlara sahip yurttaşlar barış içinde yaşarlar. LAİK bir ülkede, yasalar herkes için aynıdır. Yasalar kişilerin inancına, giyim kuşamına, diline dinine ve ırkına göre keyfi olarak uygulanmaz. LAİK bir ülkede hurafelere yer yoktur.M.Kemal Atatürk 'ün dediği gibi;  yol gösterici daima akıl ve bilimdir.  Sonuç olarak;LAİKLİK Türkiye Cumhuriyeti için vazgeçilmez bir ilkedir.Din ve vicdan özgürlüğünü,eşitliği,hukuk devletini güvence altına alır.Laiklik asla dinsizlik değildir. LAİKLİK ilkesi Türkiye Cumhuriyeti için OLMAZSA OLMAZ DIR..

Atatürkçü Düşünce Derneği
Sakarya Şube Başkanı Sebahat Demirtaş