Nedir bu Montrö Andlaşması ve Kanal İstanbul ile ilişkisi nedir?
Montrö Andlaşması bir Lozan Andlaşması devamıdır. Lozan'ın 23. Maddesinin ilavesidir. Bu maddelerin başında, ortasında ve sonunda defalarca yazmaktadır. Lozan ise bir müstemleke antlaşmasıdır....
Nedir bu Montrö Andlaşması ve Kanal İstanbul ile ilişkisi aslında nedir?
Montrö Andlaşması bir Lozan Andlaşması devamıdır. Lozan'ın 23. Maddesinin ilavesidir. Bu maddelerin başında, ortasında ve sonunda defalarca yazmaktadır. Lozan ise bir müstemleke antlaşmasıdır.
Şimdi..
Hükümet kanadı diyor ki; "Kanal İstanbul ile Montrö delinecek..."
Muhalefet kanadı da, oldukça katı bir cehalet ve anlaşılmaz bir ısrarla diyor ki; "Kanal İstanbul ile Montrö'deki kazanımlarımızı kaybedeceğiz..."
İkisi de yanlış...
Hükümet, aslında olması gerekeni söylüyor ama. İşte. Montrö bir bağımsızlık değil, işgal sonrası kullanım hakkının kontrol anlaşmasıdır. Boğazların devir sözleşmesidir ve sadece boğazları kapsamaz. Tanım ve gerekçeli açıklamada Boğazlar, Marmara Denizi ve Karadeniz kıyıları da vardır. Hükümet buna itiraz ediyor. "Gücümüz var ve dediğimizi kabul ettireceğiz, konuyu tartışmaya açacağız" diyor aslında hükümet. Kısmen hukuk dışılığa karşı hukuk dışılık olsa da, oldukça milli ve Türkiye menfaatlerini savunan bir yaklaşım olması nedeniyle, dereyi geçinceye kadar idare edilecek bir söylem.
Ya muhalefet... O muhalefet ki azgın Lozan histerisi içinde ihaneti bayrak yapan söylemlerle kusursuz bir gaflet çukurunda ve bunu millete vatanseverlik gibi gösteriyor. Elindeki ağuyu, altın tas içerisinde bal diye sunuyor.
Konunun iyi anlaşılması için siyaset ve tarih konusunda en cahil olanımızın bile doğru olanı tercih edeceğine inandığım bir soru soracağım:
"Boğazlar, Marmara ve Karadeniz kıyılarımız bizim mi?"
Verilmek istenen cevap bir kenarda dursun...
Değil işte... Değil. Muhalefet bunun devamını savunuyor. Lozan galiplerinin hercai köpekleri zincirlerini kopartmışçasına itiraz ediyor. Kuduz mikrobu dolu salyalarını, bu millete ilaç imişçesine sunuyor. Bu durum müthiş bir gaflet ve büyük bir ihanettir. Kimse görmüyor.
Görmek ve anlamak için önce Montrö Antlaşması ne diyor ona iyi bakmak lazımdır.
Montrö Antlaşmasına göre boğazdan transit geçen gemilerden vergi alamayız. Kullanımından vergi alamadığımız boğazlar bizim olabilir mi?
Montrö Antlaşmasına göre boğazdan transit geçen gemileri sağlık dışında kendi irademizle kontrol edemeyiz? Kullanımını kontrol edemediğimiz boğazlar bizim olabilir mi?
Neymiş savaş gemileri geçemezmiş. Geçiyor. Küçük savaş gemilerine her zaman serbest... Savaş gemilerine yakıt taşıyana serbest...
Sahi sayın histeri nöbetine girmiş azgın muhalefet... Sahi siz kimin yanındasınız da "Montrö'de kazanılmış hak" diye bir şeyden bahsediyorsunuz?
Yoksa TBMM'den aldığınız maaşdan daha fazlasını veren mi var ki onların menfaatleri için bu kadar salya akıtıyorsunuz?
Sahi nedir derdiniz sizin?
Türkiye sonsuza kadar müstemleke ülkesi olsun diye mi varsınız?