DURUMDAN VAZİFE ÇIKARMAK
Ben ttweetter ı kullanan biri değilim. Orayı bir 'atışma' platformu olarak gördüğümden ve de böyle şeylerden pek hoşlanmadığımdan. Çünkü bu tür şeylerden çok çektim. Öyle tipler var ki, her negatif durumdan laf sokmak için yararlanmaya çalışıyor. Gerçi onlara ağzının payını verenler de var. Ama bu tür, pek de gocunup aklını başına alacak değil.rnDeprem olmuş, acılar oluşmuş, devlet Cumhurbaşkanından başlayarak olaya sahip çıkmış, elinden geleni yapmaya çalışıyor di mi. Fakat bu türün düşüncesi bunlar değil. Nasıl bir tüvit atalım da siyasi propaganda olsun onun derdinde. Ama paylaşımın gerçekle ve duruma uygunlukla alakası yok.rnSağolsun bazı arkadaşlar bunları face e de taşımış, rezillerin rezilliklerini deşifre etmiş. Hiçbirinde felakete ve felakete uğrayanlara üzülmüş bir durumu yok. İktidar nefretiyle ağzı olan konuşmuş. Hatta 'Elazığ'a üzülecek halim yok' diye açıkça yazan bile var. İnsanın aklına 'kimlerle bir arada yaşıyoruz' diye takılıyor. Bu nefretle nasıl yaşıyorlar diye düşünüyor.rnBir geçmiş olsun bile dememişler. Ölene rahmet dilememişler. Depremzedelere yardım etme konusunda elini cebine atmak gibi bir düşünceleri yok. Yüreklerinde sızı yerine husumetten başı dönmüşlük var. Bahaneleri de hazır; ne yardımı yapacakmış, o yardımları alıp başka yerlere harcıyor, vatandaşı kandırıyorlarmış. Yüreklerinde insan ve ülke sevgisi yok. Kin var, nefret var, dayanılmaz bir 'laf sokma' histerisi varrnSanki 'eleştiri' yapıyor gibiler. Ne eleştirisi, maksat ortamı zehirlemek. Nefretlerinde boğulsunlar.