HERKES SAFINI BELLİ ETTİ?

Tezkere görüşmeleri yapıldı, herkes söyleyeceğini söyledi, oylandı ve kabul edildi. Makul olan oldu. Bin dereden su getirenler başarılı olamadı.rnNeden makul olan oldu; neydi makul?rnLibya ile oturmuş bir anlaşma yapmışsın. Münhasır ekonomik bölge belirlemişsin. Getirmişsin meclise, dört parti destek vermiş meclis anlaşmayı onaylamış. Libya meclisi de onaylamış. Götürüp BM lere demişsin ki işte anlaşma bu. Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon yataklarına Türkiye'yi dışlayarak konmak isteyenlere sıkı bir gol atmışsın. Hep birden hoplamışlar. Seninle bu anlaşmayı yapan hükümeti devirip onunla savaşan ama bir türlü kazanamayan isyancı Hafter'e taşeronluk vermişler. Para, pul, silah, istemediğin kadar paralı asker, başka ülkelerden milisler, doldurmuşlar yanına. Anlaşma yaptığın hükümet bakmış pabuç pahalı. Yardım istemiş senden.rnBöyle bir durumda ciddi bir devlet ne yapar? Ortada hukuki duruma uygun, hiç bir Allah'ın kulunun itiraz edemeyeceği bir istek var. Nasıl yok itiraz edecek olan; al işte, anlaşmayı onaylayan muhalefet partileri 'Libya çöllerinde Mehmetçik'in kanını döktürmeyiz' diye tutturmuş. Ya siz PKK Mehmetçik'i şakır şakır vururken ses etmemişsiniz. Arada bir dostlar alış verişte görsün, gitmedi demesinler diye şehit cenazelerine gitmişsiniz. İçinizden PKK lı cenazesine giden olmuş. Şehitler ölmez vatan bölünmez sloganından nefret edenler olmuş.rnCHP baştan beri karşı. Ona demişlerdir ki; 'siz nasıl iş yaptınız bu anlaşmayı nasıl onaylarsınız; sakın ha Libya tezkeresini geçirmeyin'. Kemal bey de canını dişine takmış, bir gayretle sarılmış. Yerini belirlemiş.rnİYİ Parti içinde biraz da olsa kenarından köşesinden 'ülkücülük' kalmış olanlar ikircime düşmüş. Ne de olsa vatan millet meselesi olarak görenler. Meral hanımı almış bir düşünce. Nasıl etsek de bunları razı etsek. Son ana kadar beklemiş. Sonunda voleyi çekmiş. Biz çarpışan iki güç arasında taraf olamayız, arabulucu olalım diye bağlamış partiyi.rnHDP zaten Türkiye'den yana olmayan bir parti. En tutarlı tavır onunki. Onun safını belirlemesine gerek de yok. Zaten baştan belli safı. Vaat edilmiş topraklar aşkına nerede konuşlanması gerekiyorsa orada yerini almış.rnSaadet'e gelince; o 'çat' diye ortadan çatlamış. Önce destekleyeceğiz demiş. Ama başkalarının listesinden seçilmiş hepi topu iki milletvekilinin diyet borcu varmış. Bunlar veremeyiz evet demişler. Onlar da saflarını seçmişler.rnBereket iktidarı destekleyen Cumhur İttifakı partilerinin tezkereyi geçirecek çoğunluğu varmış da, onlar da sözlerinin arkasında kapı gibi durmuşlar da, tarihe sıkıyı görünce anlaştığı hükümeti satan bir devlet olarak geçmemişiz.