PATLAMANIN MESAJI: TÜRK Birliğine!
2017'nin ilk saatlerinde Yılbaşı gecesi İstanbul Reina gece Klübünde bir patlama oluyor ve 39 can kaybına maloluyor.
Patlamayı Işid adına bir Kırgız terörist üstlenmişti.
O günlerde çok yazmıştık, Kırgızistan Fetö'nün karargahıydı ve belli ki terörist fetö'den devşirilmişti.
Ölenlerin çoğu Ortadoğu ülkelerinin zengin iş adamlarının çocuğuydu. Hatta patlamadan sağ çıkan bir ortadoğulu, terörist Klübü tararken 'bizi özenle seçti' derken, Türklere namlu doğrultmadığını ifade etmişti.
Anlaşılmıştı ki terör eyleminin mesajı, Ortadoğu'nun sermaye sahiplerine iletilmişti.
Hatırlarsanız olay sonrası, mekanda olan ve havaalanında tekerlekli sandalyede ülkesine dönen bir amerikalı mikrofonlara o gece yaşananları anlatmıştı.
Sonra istihparat sonucu o adamın CIA ajanı olduğu ortaya çıktı ve parçaları böylece birleştirmiştik;
Katliam ABD/CİA bağlantılı,
Fetö'den devşirme bir teröristle Ortadoğu sermayesine bir mesaj verildi.
İşe bakın ki, olaydan tam 5 ay sonra Ortadoğu liderleri mesaj alınmış gibi Trump ile bir kürenin başında ABD'ye ekonomik biat pozu verdiler!
Şimdi gelelim Dün'e;
Taksim katliamında yine bir terör eylemi ve bağlantıları deşifre edildiği halde üstlenmeyen PKK/PYD..
Direk üstlenmediler çünkü Reina katliamında olduğu gibi yine bu katliam da, ABD/CIA'nın işi ve bu defa da terörist PYD'den devşirilmiş. PYD'nin Ortadoğu ABD kamplarında eğitim görmüş bir taşeron aparatı terörist.
Yani eylemin yine gerçek sahibi ABD.
Peki o halde bu defa mesaj kime ve mesaj ne?
Hiç kuşkusuz Türk Birliği.
Bir önceki katliamın sonucunda Küre kurulmuştu ama çok fazla yaşamamıştı. Türkiye'nin bölgedeki üstün ve istikrarlı hakimiyetiyle Küre yoğun bakıma girerek son nefesini vermişti.
Böylece Türkiye, Ortadoğu'da ABD'nin hakimiyetini kırarak bozguna uğratmakla kalmamış bir de üstüne genişleterek kuzeyde Türk Birliği'nin temellerini atmıştı.
Biraz geriye gidelim;
Aslında Özal son günlerinde bunun için çok uğraşmış ve başarmıştı da!
Son gezisi Türkistan'da ölmesine tesadüf mü diyeceğiz?
Hele de bu ölümü daha sonraları Fetö suikastiyle bağlamlandırmak için sayısız kanıtlara ulaşmışken, eceliyle ölmedi deme noktasına gelmiştik.
Bakın Özal'ın ölümünden hemen sonra Fetö, Türki Cumhuriyetlere eni konu yerleşmiş ve ele geçirecek seviyede nüfuslanmıştı.
Oralarda palazlandılar ki bölgeyi Türkiye'den bağını koparabilsinler.
Bunu başardılar da, o günden bugüne değin kopuş kendini devam ettirdi.
O gün Özal'ın çabalarıyla bu Birlik kurulmuş ve güçlenmiş olsaydı, bugün birlikte büyümüş, enerjide birlikte dünya pazarını belirliyor olacaktık.
Türkiye'nin ekonomik hinterlantlardan koparılışı uzun yıllarca AB/D/CIA'nın devşirme taşeron terör grupları eliyle idame ettirildi.
Bugün Erdoğan bu engellenmiş tüm parçaları birleştirerek ayağımıza geçirilen tüm prangaları çıkarıyor ve sahaya TÜRKİYE YÜZYILI olarak çıkıyor, yani başka bir değimle Türk Birliğinin Yüzyılı!
Üstelik son toplantıda KKTC'yi de gözlemci olarak birliğe aldırınca arkasından da tanınacağı gerçeğine ayan Batı grupları öfkesini şaha kaldırıyor.
AB, kabul etmiyoruz diyor çünkü Türkler'in birliği genişliyor, batıda güneş batarken Doğu'da güneş doğuyor!
Dünkü ABD/CİA yapımı patlama BİZE bir mesajdı.
Özal'ı ortadan kaldıran Fetö artık olmadığına göre, 15 temmuz'da iş üstündeyken nefesleri kesildiğine göre şimdi ellerinde sadece bu eylemler kaldı!
Doğmuş bir güneşi bu saatten sonra batırmaya kimsenin gücü yetmez,
Yetmeyecek de!
İnci Salar