Tek sorumlu YSK..

Gerek Cumhur ittifakçıları... ve gerekse millet ittifakçıları birbirlerine çamur atmaktan vazgeçip...Asıl suçlulara odaklansalar, sorun kökünden hallolacak aslında.. bu ülkede çok büyük organizasyonlar düzenlenerek... büyük paralar harcanarak bir seçim organize edildi.. seçimle ilgili bu organizasyonu üstlenen kurum YSK'nın ta kendisidir.. fakat YSK kendisine verilen bu görevi hakkı ile icra edememiştir...Bu seçimin sonunda, tabloya yansıyan muğlak sonuçlar... ve şaibeli sayımlar bu seçime gölge düşürmüş.. ortaya gerçek manada hakkıyla seçimi kazanmış başkanlar çıkmamıştır.. 31 Martta icra edilen Bu seçimde asıl darbe Sandığa değil.. milletin hür iradesine yapılmıştır..Maalesef ki şu anda Bizler halk olarak, irademizin sandıktaki tecellisinin sonuçlarını Hiçbirimiz bilmiyoruz... ortaya dökülen sandık sonuç kayıtları.. ve Yüksek Seçim Kurulu'ndaki şaibeli sayımdan sonrada, bu sonucu asla öğrenemeyeceğiz...Ayrıca sayım devam ederken her seçimde ağzı açık ayran delisi gibi, seçim sonuçlarını güvenilir diye kendisinden takip ettiğimiz ANADOLU AJANSININ ekran dondurması da bu Haber Ajansı'nın güvenilirliğine gölge düşürmüştür... hemen gelelim bir diğer suçluya... Bu seçim bize bir kez daha AK Parti teşkilatlarının yıkılıp yeniden kurulması gerektiği gerçeğini kanıtlamış oldu.. Aslında millet ittifakına çalışan fakat AK Parti teşkilatlarına sızarak sandıklarda görev alan, Kripto müşahitlerden ziyade... asıl suçlu bu teşkilatlarda başkan ve başkan yardımcılığı yapıp... yaptıkları gevşek çalışmalar sonucu, bu Kripto ların içimize sızmasına Bilerek ya da bilmeyerek sebep olanlardır... Dolayısıyla... Tek suçlu olarak sadece sandıklarda görev alan müşahitleri görmemek lazım...aynı zamanda AK Parti teşkilatlarının başındaki başkanlar ve Başkan Yardımcıları da sorguya çekilmelidir... varsa bir noksanlıkları mutlaka hadleri bildirilmelidir... Son söz... Eğerki ortada bir suçlu arıyorsanız, bu suçlular sırası ilern▶️YSK..rn▶️ANADOLU AJANSI..rn▶️AK PARTİ TEŞKİLATLARI..rn▶️ve bunların işbirliği yaptığı yerli ve yabancı kişiler ve kurumlardır... Yüksek Seçim Kurulu'nun başında bulunan zatı muhteremin hakim olduğu da göz önüne alınırsa.. bu olayın Bir de hukuki boyutu vardır... yani bu seçim de oynanan oyunlar ve ortaya koyulan şaibeli durumların ortaya çıkışında birçok kurum ve kuruluş elbirliğiyle Bu olaya iştirak etmiştir... suçlu ne cumhurculardır...nede milliyetçilerdir... suçlunun en büyüğü YSK'dır... benim şahsi kanaatimce Bu saatten sonra yapılacak en doğru hareket, YSK'ya acilen müdahale edilip.. seçim sisteminde yenilenmeye gidilmesi yönündedir..rnŞenay Tek