İŞİNİZ BİTTİ?

Geçen yıllar ve toplum bazında onca yaşananlardan sonra "dindarlar canibinde" geride okkalı bir soru cümlesi kaldı:  28 Şubat ve başörtü zulmünün olduğu zamanda çoğunluk tesettürlüyken örtünün serbest olduğu bu zamanlarda niye "örtülü" gördüğümüz ve hatta savunan pek çoğu açıldı!?

"Örgütleniyorlar, siyasi amaçla örtüyorlar!" tenkitlerine hep bir ağızdan karşı çıkıyorduk biz, İlahi emre uyarak örtünenler!... 

Zira bu ülkede bir yandan radyolardan Risaleler okunuyor, tazyik ve baskılarla imanlar coşuyor, ibadetlerle kişide şekillendikçe, etkileşimle de gittikçe örtünenler çoğalıyordu.. 
Fetö örtüye "füruat" diyip rengini belli etmiş, onların örtülü takımı zaten açmaya başlamış, yani örgüte bağlı olanlar, siyasi amaçla örtünenler, gelip burada yalandan örtünerek buraya olan baskının artmasına hedef tahtalığı yapmamış, onun yerine Fadime Şahin figürünü sahneye sürüp örtülere başka hakaretler yüklemiş... 

Bununla birlikte örtüsünü takıp rant icabı gelenler olmuş ki, artık bu serbestiyette rant olayı da bitince örtüye lüzum kalmadığından! hiç içi acımadan, kameralara mutlu pozlar verdiklerinde, hele de biraz şöhretleri varsa onlara inanan insanlarda sarsılmalar olmuş... 
Yani tercihi aslında örtünmek değil ranttan pay kapmak olanlar, rant neredeyse tercihini ona göre yapar!

O gün örtünmek, bugün açılmaklaysa, tercihi rant olanın asıl tercihi paradır, şöhrettir.. Görselini de ona göre ayarlar... 

Belki siz o tanınmış kişileri örnekleyerek manevi destek bulduğunuzu düşünmüş olabilirsiniz. Onların açılması da sizin bu manevi desteğinizi baltalamak için "yukarılardan" gelen emirlere de bakıyor olabilir! 

Sonuçta hiçbir şey değişmeyeceğini herkes bilmeli!

İlahi değil başka emirler gereği yaşayanların bu ikiyüzlülüğü kendi sorunlarıdır! Örtünüp gelir, sonra İŞLERİ BİTER, açılır giderler! Bu bayanlar kısmında gözle görünür bir şeydir. Erkekler kısmında göze hemen görünmemesi daha fenadır.

Yayın hayatım boyunca imani hizmet diye yıllarca neler yaşadığımı küçük kesitler halinde bazen bahsetsem de, derin sarsıntılar yaşatan pek çoğunu bahsetmedim, bahsetmeyeceğim de.

Ama ben mesela mezarlıkta ölülerden ders alarak İlahi yollara girdiğim için, dışarıda bu olanlara üzülsem de, insanları sarsmalarına ayrıca üzülsem de, yüzlerinde hiçbir üzülme, çaresizlik, nevroz, buhran görmeyip gayet alaylı gülümseyen bu açılmaları "kasıtlı" bulduğumdan içimden acımak gelmiyor, Acıttıklarına acıyorum... 

Onların arkaplan tercihine şaşkınlık geçince unutulup gidecekler.

Geriye bizim "neyi niçin tercih edip" ne için nelerden vazgeçtiğimiz, gibi ödediğimiz bedeller, dışlanmmışlık, yokluk, ıssızlık ve daha nemiz varsa yanımıza alıp tek başımıza da kalsak yürümek mecburiyetinde olduğumuz bir kutlu ve nurlu yolculuğa odaklanıp devam edeceğiz inşaallah.

Hülya Kartal Hocaoğlu