NEDEN KIZLARIMIZ EVDEN KAÇIYOR?

Zamanınızın çoğunu evde geçiriyorsanız en büyük eğlenceniz televizyon izlemek oluyor.  Sabah kuşağında çok fazla seçim sansınız olmuyor. Kadına yönelik iki tarz program formatı var. Birinci format içinde yemek, sağlık, güzellik gibi köşeleri barındıran kadın programı. İkinci format ise kayıpların bulunduğu, cinayetlerin aydınlatıldığı bir program. İkinci formatta olan program biraz daha bana hitap ettiği için onu izlemeyi tercih ediyorum. Hemen hangi programdan bahsettiğimi anlamışsınızdır. 
   
Birçok toplumsal olaya ışık tutan bu programda beni en etkileyen konu evden kaçan kayıp kızlar. Sayıları o kadar çok ki, şaşırmamak elde değil. Bir kız henüz yaşı 18 bile olmamışken, en güvenli olduğu baba ocağından neden kaçar. Bu kaçışların belli başlı nedenleri var kendilerine göre. Kimi aile içinde gördüğü baskıdan yakınıyor. Kimi ise tanıştığı bir erkeğe duyduğu histen dolayı- ki bu hissi aşk sanıyor- evini, ana babasını bırakıp gidiyor.
 
Kızlarımızın bu yaptığı gözü karalık acaba cehaletten mi? Bu konuda derin bir araştırma yapmadım, bu nedenle de boş ahkam kesmek istemem ama programı baz alırsam yüzde sekseni okullarını yarım bırakmışlar. Belirli bir uğraşları yok ve sürekli sosyal medyada zaman geçiriyor. Burada tanıştığı ağzı az laf yapan bir erkeğe gönlünü kaptırıveriyor. Karşıdaki kişinin beyanlarının ne kadar doğru olup olmadığını bile düşünmeden bir maceranın içinde buluyor kendini. Çoğu evden kaçan kız yaptığı eylemden pişman oluyor çok zaman geçmeden ama geri dönmeye de yüzleri olmuyor maalesef. 

Eğitim şart ‘sloganına bende bir ekleme yapmak istiyorum ‘kızlarımız için kesinlikle eğitim şart’ demek istiyorum. Ailenin temel taşı-anne- olacak kızlarımız bilinçli olmak zorunda. İyi bir eş, iyi bir anne olmak istiyorsa cahil kalmamalı. Eğitim hayatını yarıda bırakıp, bilinçsiz hareketler yapmamalı.
         
18 yaşını doldurmuş olmak büyüdüğünüz anlamına gelmiyor sevgili kızlar. Bu çağlar başınızda kavak yellerinin estiği yaşlar. Küçük dağları ben yarattım edası ile düşünüyorsunuz ama unutmayın ki en yakınınız anne ve babanız. Her ne hata yaparsanız yapın yine hatanızı örtecek olan ailenizdir. Kimse için ailenizi bırakmayın, terk etmeyin. 
       
Bu konuda aileye de büyük görev düşüyor tabi ki. Gençleri dinlemek, onların isteklerine de saygı duymak lazım. Aile içi iletişimi kesmemeli, çocuğun tüm sorunlarını size aktarmasını sağlamasınınız. Ne çocuğun her dediğini yapıp şımartmak ne de baskı ile sıkmak doğru bir hareket. Çocuğunda bir birey olduğunu unutmamak ve ona saygı duymak şart.