PKK VE SOL - ANALİZ...!!!
Kürdistanın politik kasabı PKK tüm bu kanlı eylemlerine rağmen Türkiye solcusunun büyük bir kesiminin kafasında solcu !!! ve devrimci !!! olarak kaldı.
Editör: Ülke Postası Haber Sitesi
07 Mayıs 2020 - 20:55 - Güncelleme: 07 Mayıs 2020 - 21:05
ANALİZ Mustafa Satış
Bilen bilir PKK ML ( Marxist Leninist ) olarak başladı işe, hem de en radikalinden. Kürt hareketi olarak sahneye çıkmış her kesimi doğrayıp, pırasa gibi biçerek, o zamanki devletin de yardımıyla Küdistan’ı kendi dışındaki tüm politik örgütlerden arındırdı. Kürdistanın politik kasabı PKK tüm bu kanlı eylemlerine rağmen Türkiye solcusunun büyük bir kesiminin kafasında solcu !!! ve devrimci !!! olarak kaldı.
Bu yaşıma geldim Türk solunun kafasındaki ‘’ sol ‘’ örgütlerin negatif olarak tanımlanması gerekmesi için ne yapması gerektiğini tam anlamış değilim...
Polpotculuğun bile Türk solcusunun büyük bir kesiminin kafasında halen sempatik karşılandığı inancındayım.
Stalinizmin ve uygulamalarının yeterli tepkiye uğradığı konusunda da sarih değildir Türk ve Kürt solu.
Türk solunun önemli bir kesimi. PKK kadın çoluk çocuk, yaşlı genç demeden katliammı yapmış. Olsun özgürlük mücadelesinin fıtratındandır deyip geçiştirmek doğal bir davranıştır bu ‘’ sol ‘’ için. Sol düşünce bu konuda oldukça katı ve zalimdir aslında... Bu ‘’ mücadelede’’ insan öldürülmesi çok ta önemli değildir !!! ...
Solun bu konuda cihatçılardan pek farkı yoktur aslında. Nede olsa aynı toprağın insanları... İç infazın boyutları hiç bir kılıfa sığmayacak katliamamı döndü, ‘’ hainler cezalandırılıyor ‘’ gerekçesi hazırdır zaten.
Sözünü ettiğim solcu için eleştiri ile yok etme fetvası aynı derecede görüldüğü için, zinhar eleştiri yoktur bu tür insanlık dışı eylemlere...Gerekçesi de hazırdır zaten ‘’ İktidar da yapıyor ‘’ .
1977 lerde PKK ilk sahneye çıktığında benim de sempatimi kazanmıştı diyebilirim...Nedeni çok basit Türkiye solcusu Kürdüyle Türküyle kanlı canlı mücadele sever ... Hem halkın tamamı biraz eşkiya ruhludur... Baskıcı ve zalim bir yönetimin altında yaşamını sürdürmek zorunda kaldığından olsa gerek eşkiya sevicidir biraz...
Ta ki eşkiyanın gazabına uğrayıncaya kadar diyelim...
Sempati duyduğumu söyledim ama PKK’nın gerek iç infazlarını ve zulmünü gördükçe onun da iktidardan farklı bir zalim olmadığını, Hele Diyarbakırda Mehmet Çakmak isimli arkadaşımı 1977-78 de, Diyarbakırı sırf kendi dışındaki solu sindirmek gerekçesiyle öldürdüğünde bir daha asla sempati duymadım diyebilirim.
Sonraları öyle seri cinayetler işlediler ki yanı başımda Stockholmde kafalarına kurşun sıkılanlara şahit oldum... İsveç’te, Danimarka’da ve diğer Avrupa ülkelerinde, Suriye’de sırf kendilerinden ayrıldılar diye kurşun yağmuruna tuttular...
PKK’ kurucularından Mehmet şener’i sırf kendilerinden ayrıldı diye Suriyede hem de Suriye gizli sevisinin yardımıyla... Saymakla bitmeyecek kadar insan öldürdüler...
Ne için, Devrim için, Kürt halkının hakları !!! için. Çok adam öldürdüler çok...
Mehmet Şener’in abisi İhsan Şener İsveçte ölmeden önce ‘’ kandil kazılsa sayısı Kürd gencinin kemiklerinden geçilmez ‘’ demişti...
Kendisi de 12 Eylul süreci Diyarbakır zindanında yıllarca yatmış ve çeşitli işkenceler sonucunda sayısız hastalığa kapılarak hayata İsveçte veda etti... Bunu burada bırakayım..
Doğan medya diye bir medya vardı bilirsiniz... Bu medyanın çok yetenekli elemanları vardı. TV ve amiral gazetesi hürriyetin yazarları vardı. Bir kaçını sayayım, tanırsınız onları çok meşhurdurlar...
Ertuğrul Özkök, Ahmet Hakan, Şirin Payzın ve daha niceleri Bunlara sonraları katılan aynı meşrepte Nevşim Mengü'ler Fehmi Taştekinler İsmail Saymaz ve daha niceleri oldu....
Kaynak; Mustafa Satış
Bilen bilir PKK ML ( Marxist Leninist ) olarak başladı işe, hem de en radikalinden. Kürt hareketi olarak sahneye çıkmış her kesimi doğrayıp, pırasa gibi biçerek, o zamanki devletin de yardımıyla Küdistan’ı kendi dışındaki tüm politik örgütlerden arındırdı. Kürdistanın politik kasabı PKK tüm bu kanlı eylemlerine rağmen Türkiye solcusunun büyük bir kesiminin kafasında solcu !!! ve devrimci !!! olarak kaldı.
Bu yaşıma geldim Türk solunun kafasındaki ‘’ sol ‘’ örgütlerin negatif olarak tanımlanması gerekmesi için ne yapması gerektiğini tam anlamış değilim...
Polpotculuğun bile Türk solcusunun büyük bir kesiminin kafasında halen sempatik karşılandığı inancındayım.
Stalinizmin ve uygulamalarının yeterli tepkiye uğradığı konusunda da sarih değildir Türk ve Kürt solu.
Türk solunun önemli bir kesimi. PKK kadın çoluk çocuk, yaşlı genç demeden katliammı yapmış. Olsun özgürlük mücadelesinin fıtratındandır deyip geçiştirmek doğal bir davranıştır bu ‘’ sol ‘’ için. Sol düşünce bu konuda oldukça katı ve zalimdir aslında... Bu ‘’ mücadelede’’ insan öldürülmesi çok ta önemli değildir !!! ...
Solun bu konuda cihatçılardan pek farkı yoktur aslında. Nede olsa aynı toprağın insanları... İç infazın boyutları hiç bir kılıfa sığmayacak katliamamı döndü, ‘’ hainler cezalandırılıyor ‘’ gerekçesi hazırdır zaten.
Sözünü ettiğim solcu için eleştiri ile yok etme fetvası aynı derecede görüldüğü için, zinhar eleştiri yoktur bu tür insanlık dışı eylemlere...Gerekçesi de hazırdır zaten ‘’ İktidar da yapıyor ‘’ .
1977 lerde PKK ilk sahneye çıktığında benim de sempatimi kazanmıştı diyebilirim...Nedeni çok basit Türkiye solcusu Kürdüyle Türküyle kanlı canlı mücadele sever ... Hem halkın tamamı biraz eşkiya ruhludur... Baskıcı ve zalim bir yönetimin altında yaşamını sürdürmek zorunda kaldığından olsa gerek eşkiya sevicidir biraz...
Ta ki eşkiyanın gazabına uğrayıncaya kadar diyelim...
Sempati duyduğumu söyledim ama PKK’nın gerek iç infazlarını ve zulmünü gördükçe onun da iktidardan farklı bir zalim olmadığını, Hele Diyarbakırda Mehmet Çakmak isimli arkadaşımı 1977-78 de, Diyarbakırı sırf kendi dışındaki solu sindirmek gerekçesiyle öldürdüğünde bir daha asla sempati duymadım diyebilirim.
Sonraları öyle seri cinayetler işlediler ki yanı başımda Stockholmde kafalarına kurşun sıkılanlara şahit oldum... İsveç’te, Danimarka’da ve diğer Avrupa ülkelerinde, Suriye’de sırf kendilerinden ayrıldılar diye kurşun yağmuruna tuttular...
PKK’ kurucularından Mehmet şener’i sırf kendilerinden ayrıldı diye Suriyede hem de Suriye gizli sevisinin yardımıyla... Saymakla bitmeyecek kadar insan öldürdüler...
Ne için, Devrim için, Kürt halkının hakları !!! için. Çok adam öldürdüler çok...
Mehmet Şener’in abisi İhsan Şener İsveçte ölmeden önce ‘’ kandil kazılsa sayısı Kürd gencinin kemiklerinden geçilmez ‘’ demişti...
Kendisi de 12 Eylul süreci Diyarbakır zindanında yıllarca yatmış ve çeşitli işkenceler sonucunda sayısız hastalığa kapılarak hayata İsveçte veda etti... Bunu burada bırakayım..
Doğan medya diye bir medya vardı bilirsiniz... Bu medyanın çok yetenekli elemanları vardı. TV ve amiral gazetesi hürriyetin yazarları vardı. Bir kaçını sayayım, tanırsınız onları çok meşhurdurlar...
Ertuğrul Özkök, Ahmet Hakan, Şirin Payzın ve daha niceleri Bunlara sonraları katılan aynı meşrepte Nevşim Mengü'ler Fehmi Taştekinler İsmail Saymaz ve daha niceleri oldu....
Kaynak; Mustafa Satış
FACEBOOK YORUMLAR