Topunuz Gelin ulan!!!

Fransa Doğu Akdeniz'de Türkiye'ye boyun eğdirmenin peşinde, Yunanistan'ı piyon olarak seçen Emmanuel Macron Türkiye'yi afrika ülkeleri gibi sömürgesi altına alabileceği hesabını yapıyor.

Fransa'nın kendi iç siyasetindeki karmaşık durumu ve ülkesinin ekonomik olarak hızla gerilediğini çok iyi gören Emmanuel Macron gözünü Doğu akdenizdeki enerji kaynaklarına dikti. 

Doğu Akdeniz'e 1287 km sınırı olan Türkiye'yi "emperyal hayalleri var " diye suçlayan, 3000 km uzaktaki Fransa Cumhurbaşkanı Macron'a en yetkili ağızdan cevap veren Cumhur Başkanı Erdoğan, gölgelerden bıktık, birderdiniz varsa biz burdayızbuyrun gelin dedi.

Video Analizi mutlaka izleyiniz



Fransa'nın derdi başka...
Yeni bir Sykes-Picot'la yeni sömürgeler ihdas etmenin peşinde Fransa. Bütün zenginliğini açlığa ve sefalete mahkum ettiği Afrika ve Orta doğu ülkelerinden çalıp götürdüklerine borçlular. Yüz yıl önce Adana, Maraş, Antep, Urfa'yı işgale yeltenip bu bölgelerin müslüman ahalisini de köleleştirmek istemişti. Fakat acı bir dersle hayallerini bu topraklara gömüp kaçmak zorunda kaldılar.

Yüz yıl sonra yeniden o hayallerini gerçekleştirmek arzusunda Fransa. Haddini de, kendini de bizi de bilmeyen bir zıpçıktı liderle,değneğimize sürtünmeye başladılar.

Yüz yıl önce yanmış yıkılmış bir ülkenin yiğitlerini cephelerde yitirmiş halkını esir etmeye güçleri yetmemişti.
Çok şükür o yıkık dökük günlerimizden çok daha farklı ve güçlüyüz artık. Bu sefer dünya durdukça örnek olarak gösterilecek bir ders almalılar.

Türkiye'nin liderliğinde sömürülen halklar uyanmaya, silkinmeye başlıyor.
Çok değil 20-30 sene zarfında sömürülen ülkeler hesap sormaya başlayacak zorbalardan. O zaman sömürdükleri her bir kuruşun, akıttıkları her bir damla kanın bedelini ödemeye başlayacaklar.
Her şey inceldiğinde, zulümse kalınlaştığında kopar.
Zulmün en koyu karanlık olan günlerini yaşıyoruz,şafak sökmeye az kaldı. Bizler göremesek de çocuklarımız zalimlerin zillete düştüğünü mutlaka görecekler. Zira "kâfirler istemese de Allah nurunu tamalayacaktır."

Batının, Müslüman toprak ve denizlerinin gazına, petrolüne çöküp sonra da Müslümanı terörist İslamı gericilik olarak lanse etmesi, barbarlığını da Türklere lakap olarak yapıştırması yüzyıllık bir oyundu. Türkiye'nin son 20 yıldır Erdoğan liderliğinde yürütmüş olduğu iç ve dış siyaset ile bir anda batının tıkır tıkır işleyen sömürge çarkına çomak sokmasıyla bir anda işler değişti, orta doğuda gaz ve petrolün azalmasıyla gözler bir anda Doğu Akdeniz kaynaklarına çevrildi, Türkiye'ninde ben hakkımı kimseye yedirmem deyip diklenmesiyle Başta fransa ve avrupa birliğinin sömürgeci ülkeleri çılgına döndü.

Erdoğan, herkese anlayacağı dilden mesajını veridi;
"Türkiye dayatılan ahlaksız haritaları yırtıp atacak güce sahiptir. Biz her ihtimale ve sonuca Türk Milleti olarak hazırlıklıyız. Türkiyenin gücünü ya masada ya sahada yaşayacakları acı tecrübeyle görecekler."dedi.