Bir şeyi çok iyi yapmak ne kadar abartılabilir? O şeyi daha iyi yaptıkça artan seçenekler ve imkanlarınla daha öteye daha öteye daha öteye gidebilmek.
Dünyanın en iyi neleri bu şekilde yapılmadı? Düşünün bir bahçeniz var ve içinizde kaynayan en büyük heyecanı ve hayal gücünüzün tamamını sınır tanımaksızın bu bahçeye odaklanıyorsunuz. Bilginizi arttırıyorsunuz ve bahçeyi geliştiriyorsunuz. Dünyanın neresinde olursa olsun bahçe ile alakalı ne kadar konu, yapı, örnek, bilgi varsa topluyorsunuz.
Yetiştirmesi yaşatması ne kadar çeşit bitki, ne kadar çeşit bitki toprağı varsa buluyorsunuz. Olabilecek en uygun düzeyde teknoloji ve doğayı birleştiriyorsunuz. Bunu yapmayı en başından seçiyorsunuz yani küçüklüğünüzden. Yani sadece bu konuda ne kadar okul varsa okuyorsunuz. Bahçeden ne alınabilecekse ve ne verilebilecekse, kalbinizin derinliklerindeki en anlamlı hali ortaya çıkana dek. İçinizdeki yaşamın kaynağını dışarı taşırırcasına her bir rengi he bir deseni ve en uygun alana yerleştirilmiş en mükemmel şekilde tasarlanmış, atmosferi en ince ayrıntısına kadar düşünülüp içeride dolaşan her bir zerrenin başka hiçbir baskı ve etki altında kalmadan olabilecek en meraklı en maceralı , en derinden gerçekliğini ve doğallığını öğrenerek anlayarak ortaya çıkarmak kafasıyla yapmışsınız.
Sizin gibi düşünen insanlarla ekip kurmuşsunuz. Herkes bu konuda size destek vermeye başlamış ve sizden bu konuda faydalanmaya başlamış olduğunu düşünün. Eğitim kurumları, diyetisyenler, hastaneler, ilaç firmaları, çiftçiler, seracılar, meraklılar, bilimsel çalışmacılar, öğretenler, öğrenenler… Bu alanda toplumdaki bütün ihtiyaçları gidermeye başladınız.
Aynı mantıkla diğer başka konular hakkında çalışma yapan insanlar olduğunu düşünün. Günümüze gelirsek. Dağınık beynimizin için gibi ülkenin ne okumuşun işi belli ne de okumamışın. Daha çok yolumuz var.
Altan BEZEK
FACEBOOK YORUMLAR