Roma imparatorluğu M.Ö. 1. yüzyılda kuruldu. Yaklaşık 6 yüzyıl hüküm sürdü. Zamanının en ileri uygarlığıydı. Aynı zamanda en gaddar, en zalim ve de en savaşçı uygarlığıydı. Barbar diye nitelediği kavimleri sürekli kılıçtan geçirdi. Varlıklarını hatta çocuklarını kadınlarını yağmaladı. Onları köleleştirdi. Hıristiyanlara da büyük zulüm uyguladı. Peygamberleri Hz. İsa'yı çarmıha gerdi.rnSlav ülkesine ve Baltık ülkelerine kadar bütün Avrupa'yı, Balkanları, Kuzey Afrika'yı, Anadolu'yu, Kafkasya'yı, Mezopotamya'yı ve Britanya adasını kendine bağladı. Kendinden daha gelişmiş uygarlıklar olan Mısır ve Kartaca'yı ortadan kaldırdı.rnElbette Roma sadece kötülükler ülkesi değildi. Uygarlığa büyük katkıları oldu. İmparatorluk olmasına rağmen Yunan demokrasisini geliştirdi. Silahlı güçler asla Roma'ya giremezdi. Roma'nın hakimi her zaman için senato oldu. Önceleri krallık, sonra cumhuriyetti; daha sonra imparatorluğa dönüştü. Ama senato her zaman için ağırlığını korudu. İmparatorluk deyimi daha çok ülkenin büyüklüğünü anlatan bir terimdi. Emperyalizm terimi de bu 'imperium' sözcüğünden türemiştir.rnGünümüze kadar yaşayan büyük yapılar,köprüler, sarnıçlar ve sanat eserleri yaptı. Bunlardan en bilineni Kolezyumdur. Ayrıca imparatorluk şehirlerini bir yol ağıyla birleştirdi ve de hepsini başkente bağladı. Her yol Roma'ya çıkar sözü ta o zamanlardan kalmadır.rnHer organizmanın bir ömrü vardır. Roma da yaşayan bir organizma idi. Son zamanlarına doğru Pagan dininden vazgeçerek Hıristiyanlığı kabul etti. Zamanla yıprandı, yozlaştı, batı ve doğu diye ikiye bölündü ve zayıfladı.rnRoma iki kez 'kavimler göçü'ne uğradı. İlk dönemde Batı Hunların baskısıyla hareketlenen Slav ve Germen kabileleri ile onları kovalayan Hunlar Batı Roma topraklarına girdi. İkinci dönemde ise, Avarlar, Macarlar, Bulgarlar ve Vikinglerin göçü geldi. Bu ikinciler daha çok Doğu Roma topraklarına, Balkanlara girdiler.rnAvrupa'daki Roma sayılan Batı Roma, önce Vandallar tarafından, yaklaşık yüz yıl sonra da Vizigotlar tarafından yağmalandı, taş üstünde taş kalmadı. M.S. 476 da ise Germen lejyonerlerin (paralı asker) ayaklanması ile sonlandı. Doğu Roma ise Fatih komutasındaki Osmanlılar tarafından fethedilinceye kadar yaşadı. Denilebilir ki Roma'nın sonunu hazırlayan bu kavimler göçüdür.rnGünümüz Avrupa'sı işte bu tarihsel gerçeklik yüzünden şu anda yaşanılan yeni 'kavimler göçünden' bu kadar korkmaktadır. Bu kez de Afganlar, Pakistanlılar, Orta Asyalılar, Mezopotamyalılar ve Afrikalılar gelmektedir. Elbette bu kavimler göçü de Batı uygarlığının sonunu hazırlayabilir. O nedenle buna direnmekte haklılar. Fakat bu seferki göçün tetikleyicisi kendileridir. Bu göçmenlerin ülkelerini o kadar sömürdüler ki oraları yaşanmaz hale getirdiler. Üstelik göçün başlaması üzerine sosyal tedbirler almak yerine bu işi Türkiye'nin üzerine yıkmayı seçtiler. Türkiye bu yükü taşıyamaz hale gelince de barajdan taşan sel, gürleyerek Avrupa'nın üzerine doğru akmaktadır. Ve hala Roma'nın yaptığını yapmaya çalışıyorlar. Yani polisiye ve askeri tedbirlerle önünü almak istiyorlar. Yani intiharı seçiyorlar.
FACEBOOK YORUMLAR