SORUMSUZLUKLAR?

Virüsle ilgili önlemleri gevşetici, önemsizleştirici, yalan haber yayıcı her söz, her eylem sorumsuzluktur. Türkiye virüsün geç ulaştığı ülkelerden biri. Millette bir rehavet. Çok kişi kendini şerbetli sanıyor. Geç geldi ya, sanki etkisi olmaz mı sanılıyor ne. rnrnYaşlılar sokaklarda. Neymiş 'canı sıkılmış'. Yahu ebedi istirahatgaha gideceksin hu... Yok. O hala bankları söktü diye belediyeye verip veriştiriyor. Ne yapsın devlet; ayak bileğinize izleme kelepçesi mi taksın. rnMangallı piknik yapanlar; kalabalık asker uğurlamalar; durduk yerde spora merak saranlar; cenazeler, düğünler; cami kapısı yumruklamalar ne ararsan var. Bu vurdumduymazlık öyle bir vurur ki feleğimiz şaşar. rnrnBunlar polisiye önlemlerle bir yere kadar engellenebilir. Meğer ne kadar bilinçsizmişiz. İş başa düşüyor yine. Bıkmadan usanmadan anlatacağız. Allah göstermesin her mahalleden her sokaktan birer cenaze çıkacak, ondan sonra etekler tutuşacak. rnrnGeçen bir program izliyorum. Konuşmacılardan biri bir grafik gösterdi. 4 Ülke var grafikte. Ülkelerin vaka artış sayılarını gösteriyor. İran ve İtalya lineer olarak yükselen birer eğriye sahip. Japonya ve Singapur'un eğrileri ise neredeyse yataya yakın. Bu iki ülke artışı öyle kontrol altına almışlar ki neredeyse dört dörtlük. Sebep? Devletler yeterli önlemleri zamanında almış bu bir; vatandaşları da harfiyen uymuş, bu da iki. İran'ı biliyoruz dibimizde. Daha başında sıkı tutmadılar işi. İtalya da öyle. Def çalıp ayı oynattı. Şimdi ceremesini ödüyorlar.rnrnBizde devlet üstüne düşeni fazlasıyla yapıyor. Ama vatandaş ne yapıyor? Hiç umuru değil. Normal hayatına devam ediyor. Ömründe hiç yürüyüş yapmamış birileri eşofmanları çekip koşuyor. İş olsa hastayım numarasına yatıp işe gitmekten kaytaranlar şimdi sabahın köründe piknik yollarına düşüyor. Önceden 15-20 kişiyle yapılan asker  uğurlamalar şimdi 50-100 kişilik kalabalıklarla yapılıyor. rnValla virüs 'bana bir şey olmaz' dinlemez. Öyle bir vurur ki son pişmanlık fayda etmez. Aklımızı başımıza almanın zamanı geçiyor.