Biz Mısırlıoğlu'nun da ömrü boyunca dik duruşunu taktir ettik.
Kişi arkasına Allah'ı almışsa kimsenin karşısında eğilip bükülmez, lafından, sözünden sakınmaz.
Hoca bir gün eve geldiğinde oğlunu üzgün görmüş. Sebebini sorduğunda ise oğlu, “Hiç…” demiş.
Hoca tekrar dışarı çıkmış ve kapıda asılı bir kurt postunu üstüne geçirmiş. Oğlunun yanına gelip ellerini havaya kaldırmış ve kurt gibi ses çıkarmış. Oğlu da babasının bu yaptığına bakıp gülmüş...
Hoca;
“Evladım, gördün mü?” demiş, “Dünya dertleri de böyledir. Kurt, aslında korkutucu bir hayvandır. Ama sen o postun arkasında babanın olduğunu bildiğin için korkmadın ve güldün.
İşte biz de her korkunun arkasında Allah olduğunu bildiğimiz müddetçe biteviye güler, ne kuldan çekinir ne de zalimden korkarız.
Ötükenden Anadolu'ya gelmiş, Eyyübilerle hemhal olmuş bu şanlı Topraklarda 600 yıl Liderlik hüküm sürmüşse bunun baş Mayası, Allah'ın Yolunda yürümüş olmaktandır.
Ne zaman ki zulmün karşısında eğilir, haksızlık karşısında susarsan, Hürriyetin yerle yeksan olur. Allah aradan çıkar, kul girerse o araya, rezil olursun, kepaze olursun..!
Söyleyin şimdi bana,
Gerçekte öze dönmek bu değil midir?
Paranın, makamın, gücün, etiketin.. Herşeyin yerine yeniden Allah'ı koymak, öze dönmek..!
Kimilerinin zannettiği gibi Allah öcü değil, Bağnaz değil, gerici değil, tutucu değil.
Bilakis, ilerici, Adil, Merhametli, yol gösterici, klavuz..
Neydi bu panikleri, neden korktular anlamadık!
Ama biz şimdi daha iyi biliyoruz ki artık, yaşayarak gördük ki, özümüze dönüyoruz.
Allah'tan aldığımız güçle, Zalimin zulmüne direniyoruz.
Bundan sonra artık ancak başımız secdede eğilir..
Kaldır başını TÜRK, geliyoruz..!
#incisalar
FACEBOOK YORUMLAR