Kılıçdaroğlu, Şarkıcı Gülşen'in İHL'lilere sapık demesi üzerine, "Amacını aşmış bir şaka" diyor.
O halde yarın da biri çıkar, Atatürkçü düşünce derneğine üye olan vatandaşlar sapıktır der, biz de amacını aşmış bir şaka der geçeriz öyle mi?
Fatih Tezcan kendisine sarfettiği sözler sonucu neden şimdi cezaevinde o halde?
Sadece kendi mahallesine hoşgörülü olmak ikircikli, karanlık sözde Demokrasinin tezahürüdür.
Öte yandan yazıldığı gibi 3 ay önce sarfedilen sözlerin bugün ortaya çıkarılıp servis edilmesi provakatif de olabilir.
Bu durumlara antremanlı Türkiye'nin hafızasını yoklamakta fayda var;
Madımak ve Başbağlar katliamını hatırlayalım,
Madımak'da Alevi vatandaşlarımız katledilmişti. Hemen arkasından Erzincan'ın Başbağlar köyünde Sunni vatandaşlarımız "Madımak'ın İntikamı alındı" sloganıyla katledildi.
Bugünden düne bakınca görüyoruz ki, her ikisi de planlı provakasyondu.
Türkiye'de mezhepsel, sınıfsal iç kaos ve kutuplaştırma senaryoları böyle projelendiriliyor, bunu artık biliyoruz.
Hâl böyleyken, aynı senaryolar kritik Seçim sürecine girdiğimiz bu günlerde de devreye girebilir.
Yukarıda yazdığım gibi,bir kaç gün sonra da karşı mahalleden biri diğer mahallenin sinir uçlarına dokunur, iç kaos ve kutuplaşmayla birlikte psikolojik savaş başlamış olur.
Benim görüşüm, İster Fatih Tezcan olsun, ister Gülşen; benzeri tüm hakaret davaları kişisel ve tarafların açacağı Tazminat davaları üzerinden yürümelidir!
Biz Haziran 2023'e kadar, benzeri olayları daha çok yaşayacağız.
Önce Alevi Cemevlerine saldırı oldu, şimdi karşı mahallenin kutsallarına.
Şimdi sıra tekrardan diğer tarafa geçmiş olabilir.
Böylesi hassas günlerde Kronolojiyi iyi takip etmekte fayda var.
İtidal ve sağduyu her Vatanına aşık Vatandaşlarımızın baş karakteridir, öyle ki Tekerrür tarihinde bizi yıkamayan bu karekterimiz olmuştur.
İnci Salar
FACEBOOK YORUMLAR