Gazeteci Yazar ŞAHİN ŞİMŞEK / Ülke PostasırnrnBazen fırsat buldukça dini hikayeler okurum. Dini hikayelerde hem gerçek yaşanmışlıklar vardır hemde bize bir ikaz vardır. İnanın arada bir göz atmakta çok büyük bir fayda vardır. Çünkü büyüklerimiz daha önce bir çok olayı bire bir yaşamışlar ve bize nasihat olsun diye aktarmışlar. Halk arasında çok yaygın olan bir söz vardır.”VERMEYİNCE MABUD NEYLESİN SULTAN MAHMUD” diye.rnrnBende elimdeki dini hikayeler kitabından rast gele bir sayfa açınca tam bu hikaye ye denk geldim. Gerçi daha öncede okumuştum bir kez daha okuduktan sonra beni düşündürdü. Bende bu güzel ibret dolu yaşanmış hikayeyi siz okurlarımla paylaşmak istedim.rnrnOsmanlı sultanlarından SULTAN MAHMUD han bir gün veziri ile oturunca ahalinin hali nicedir diye sorar. Padişahım istersen kılık kıyafetinizi değiştirin beraber çarşıya inelim ahalinin halini yakından görün demiş. Padişahta kabul edip kılık kıyafetini değiştirdikten sonra vezirle beraber çarşı yı gezerken bir kahvehaneye girip oturmuşlar.Kahvehanede herkes ^^TIKANDI BABA^^ çay getir su getir kahve getir diye sesleniyorlarmış. Bu durum SULTAN MAHMUD un dikkatini çekmiş. Tıkantı babayı yanına çağırarak anlat bakalım nedir bu lakabının sırrı demiş.Tıkandı baba da çekmiş bir tabure başlamış anlatmaya. Beyim bir gece rüyamda bir çok insan gördüm herkesin bir çeşmesi vardı. Herkesinin çeşmesinin musluğundan su gürül gürül akıyordu ama benim Çeşmem den cılız bir su akıyordu. Bende musluk tıkanmıştır diye bir çomak aldım musluğu açmaya çalıştım. Ben uğraşırken musluğun içinde çomak kırıldı. Su bu kez damla damla akmaya başladı. Bu kez musluktaki çubuğu çıkarmaya başladım. Uğraştıkça musluk tamamen tıkandı ve su kesildi. Ben gene uğraşırken bir ALLAH dostu aniden yanımda belirdi ve bana uğraşma ^^TIKANDI BABA^^ diyerek bir anda kayboldu.rnrnUyandım rüyamı birine anlattım oda ahaliye anlatmış, o gün bugün adim TIKANDI BABA olarak kaldı. Bu rüyadan sonra elimi hangi işe attıysam zarar ettim. Bende son çare olarak bur da çaycılık yaparak geçinmeye çalışıyorum. SULTAN MAHMUD bu olaya üzülmüş çayını içtikten sonra dışarı çıkıp yanındaki vezirine birine emir ver her gün bu adama bir tepsi baklava getirsinler. Her dilimin altına da bir altın bırakın demiş. Baş üstüne sultanım diyerek ertesi gün vezir bir tepsi baklava hazırlatır her dilimin altına da bir altın bıraktırır bir görevliye verir bunu TIKANDI BABA ya götürüp teslim et. Görevli tepsiyi alır götürür Tıkandı baba ya teslim eder.rnrnTıkandı baba tepsiyi alır teşekkür eder getiren kişiye. Akşam olur tepsiyi alır eve doğru giderken evde ekmek yok un yok yağ yok aklına gelmiş en iyisi ben bu baklavaları pazarda satayım da bari evin ihtiyaçlarını karşılayayım deyip pazara gitmiş. Bağırmış taze baklava mis gibi baklava tam o arada oradan geçen bir yahudi baklava tepsini görüp beğenmiş pazarlık yaparak üç beş dirheme satın almış. Tıkandı babada bu parayla evinin günlük ihtiyacını satın alıp evinin yolunu tutmuş. Baklavayı alan yahudi eve gidip bir dilim ağzına atınca dişine sert bir şey takılıyor bir bakıyor ki altın tepsiyi komple kontrol ediyor bir bakıyor ki her dilimin altında bir tam altın gizlenmiş.rnrnYAHUDİ bu işte bir iş olduğunu anlamış ertesi günü gene aynı yerde beklemeye başlamış. Padişahın adamları ertesi günü gene baklava tepsini tıkandı baba ya teslim etmiş. Tıkandı baba gene pazara gitmiş yahudi zaten orda nöbette bekliyormuş. Hemen yanına gidip baba baklavaların çok tazeydi beğendim şayet biraz daha indirim yapsan her akşam gelir senden bu tepsi baklavayı alırım demiş.rnrnTIKANDI BABA tamam demiş ve anlaşmışlar. Tam bir ay boyunca padişahın adamları tepsiyi getirir teslim eder tıkandı baba da kendi eliyle götürüp YAHUDİ ye satarmış. Bu arada SULTAN MAHMUD merak eder yine kıyafeti değiştirir tıkandı babanın kahvehanesine gider bir bakar ki her şey eskisi gibi değişen hiç bir şey yok. Padişah bu kez kendini tanıtır ve sorar bir ay boyunca sana baklava gönderdim gelmedimi ? Tıkandı baba mahçup bir ifadeyle geldi padişahım der. Padişah ne yaptın o kadar baklava ya der? Tıkandı baba Padişahım ALLAH sizden razı olsun gelen baklavaları her akşam sattım evimin iaşesini karşıladım diye cevap verince padişah tatlı bir tebemsüm ederek gülümseyerek anlaşıldı baba anlaşıldı diyerek kalkar beni takip et der ve Padişah saraya gelince direk TIKANDI BABA yı sarayın hazine odasına götürür eline bir kürek verir. Küreği hazine ye daldır ne kadar küreğine gelirse hepsini al götür. Tıkandı baba heyecandan küreği tersinden altınların içine batırıp çıkarınca sadece bir tane küreğin sırtında oda düştü düşecek gibi duruyormuş. Padişah gene gülerek baba senin bur dan da nasibin yokmuş diyerek askerlerinden birini çağırıp alın bu adamı ÜSKÜDAR'ın en güzel yerine götürün ve bir taş beğensin o taşı ne kadar uzağa fırlatırsa o mesafe arasındaki arsayı ona verin demiş.rnrnSULTAN MAHMUD un askerleri Tıkandı babayı almışlar ÜSKÜDAR'ın en güzel tepesine götürmüşler hele baba bur dan bir taş beğen demişler. Baba niçin demiş hele sen bir taşı beğen sonra söyleriz demişler. Tıkandı baba bu taş yamuk bu küçük bu derken kocaman bir kaya parçasını beğenip zar zor eline almış. Askerler o arada bak baba bu taşı fırlatacaksın ne kadar uzağa giderse o mesafe arası yeri padişahımız sana bağışladı demişler. Tıkandı baba gene heyecanla kocaman kaya parçasını havaya kaldırıp tam atacakken taş elinden kayıp kafasına düşmüş ve oracıkta can vermiş.rnrnAskerler durumu padişaha anlatınca SULTAN MAHMUD bu duruma çok üzülmüş. Ve o meşhur sözünü etmiş.” VERMEYİNCE MABUT NEYLESİN SULTAN MAHMUD ”evet bu söze başka ne denilebilirki ne yaparsak yapalım evvela RABBİM in rızasını kazanmak zorundayız. Rabbimin bize takdir ettiği rızkımıza rıza göstereceğiz. Kanaatkar olacağız şükür etmesini bileceğiz fazlasını da Rabbimizin takdirine bırakacağız. Ellerimizi açacağız havaya döneceğiz kıbleye YA RAB önce sağlık ve huzur ver ardından bol rızıklar ihsan eyle diye dua edeceğiz.rnHAYIRLI BEREKETLİ CUMALARrnGazeteci Yazar ŞAHİN ŞİMŞEK / Ülke Postası
FACEBOOK YORUMLAR