KUL HAKKI
Neden mi diye soracak olursanız; daha aylar öncesi gencecik öğrencilerimizin ve polis memurlarımızın ölümleri, hem okumuş hem çalışmış ancak atanamayan genç öğretmenlerin ibretlik yaşamları. İbretlik diyorum, çünkü sadece sosyal medya üzerinden konuşuldu, geçildi bu konular. Peki ya bizler ne yaptık iki ah ah bir vah vah diyerek tepki tweetleri attık. Hiç düşündünüz mü acaba, çevremizde ne kadar böyle insan canına kıyıyor diye? Haberlere veya sosyal medyaya düşmeyen onlarca olay var ki. Neden bu hale gelindi hiç düşündünüz mü? Hayır ben size söyleyeyim.
Toplum olarak ya ayna karşısına geçip abuk sabuk filtrelerle sosyal medyada fenomen olma derdine düştük, yok yediğimiz yemeğin resmi, yok içtiğimiz çayın, kahvenin resmi… Biz ne zaman bu hale geldik? Yıllarca okul sıralarında dirsek çürütüp iyi bir geleceğimiz olsun veya geleceği olsun diye insanlar ya zamanı kurslarda birebir ders eğitimlerinde harcadılar, harcamaya da devam ediyorlar. Ama bir bakmışsınız liyakat denilen olay çöp olmuş, torpil denilen sistem yerine gelmiş.
Kul hakkı sadece bununla bitmiyor ki. Karşımızdaki insana boş yere ümit vermek de kul hakkı. Veya hakkımız olmayan bir malı, bir eşyayı, bir yiyeceği yemek de kul hakkı…Bir insana ümit vererek oyalamakta kul hakkıdır.
Evet, kimse yaptığının yanına kalacağını sanmasın. Çünkü adili mutlak olan Allah, imhal eder, yani mühlet verir; ama asla ihmal etmez. Bir de bakarsınız ki zalim, zulmünün karşılığını beklenmedik bir anda olanca şiddetiyle görmüştür.
Ancak insanlar bu cezanın yaptığı zulmün, haksızlığın karşılığı olduğunu bazen anlayamazlar da zalimin, haksızın yaptığı yanına kaldı sanırlar.
FACEBOOK YORUMLAR