BİZ 2016'DA SURİYE'YE GİRERKEN GEMİLERİ ÇOKTAN YAKMIŞTIK..!

Tarık bin ziyad askerleriyle birlikte ispanya kıyılarına yanaşmıştı. Tarık Bin Ziyad’ın ordusu ile bu bölgeye geldiği haberini alan düşmanlar, sayıca daha üstün olan ordularını onların üzerine doğru sürdü. Çarpışma yaklaşıyor ve her gecen saat gerilim daha da fazla yükseliyordu.rnrnİşte bu noktada Tarık bin ziyad askerlerinin zoru görünce kaçmasını önlemek için, oraya gelmek için kullandıkları tüm gemileri ateşe verdi. Gemilerle birlikte oraya savaşmaya gelen askerlerin tüm erzakları ve elbiseleri de yandı. Artık ne geri dönecek gemileri, ne kaçacak yerleri, nede yiyecek gıdaları kalmıstı. Hemen akabinde Tarık bin ziyad askerlerine hitaben şu konuşmayı yaptı.rnrn“Artık bizim için geri dönmek olanaksızdır. Önünüz düşman, arkanız deniz ile çevrili bulunuyor. Direnmekten başka şansınız yok. Canınızı kılıçlarınızla kurtarmaktan başka bir şey yapamazsınız. Kısa bir süre derde ve güçlüğe katlanmayı göze alırsanız, uzun süre rahat edersiniz. Ben düşmana hücum ediyorum, siz de arkamdan gelip saldırın. Ben ölürsem zafere ulaşana ya da şehit olana dek savaşın"..rnrnVe tüm olumsuz şartlara rağmen, galip gelen ordu, Tarık bin ziyadın ordusu oldu...rnrnYani diyeceğim oki, Gemileri yakmadan. yani Kaygı ve korkularınızla vedalaşmadan asla ve asla zafer mümkün değildir..rnrnO gemilerde yanan şey Allah'ın ipine tutunmamızı engelleyen dünyevi kaygılarımızdır..rnTayyip ERDOĞAN 16 sene önce iktidara geldiği vakit ,"BİZ BU YOLA KEFENLERİMİZLE ÇIKTIK "derken, aslında söylediği şey tam olarak "BİZ, BİZİ DİRİLİŞE GİDEN YOLDAN ALIKOYACAK OLAN, BÜTÜN HERŞEYİMIZİ. DÜNYEVİ KORKULARIMIZI VE ENDİŞELERİMİZİ YAKTIK. KORKMUYORUZ. BU YOLDA YA OLACAZ. YA ÖLECEĞİZ. BİZİM İÇİN ORTASI YOK"demek istemişti. Fakat, Düşmanlarımız onun bu sözünü hafife aldılar. hatta hatta bu cümle, tüm iç mihrakların ağzında alay konusu oldu. sonuç ortada. 16 Yıldır iktidarda olan bir AK PARTİ Ve bu yoldan, bir adım dahi geri atmayan AK PARTİ SEÇMENİ. Birde aramıza, hakikatten bu vatan içini gözünü dahi kırpmadan canını verebilecek ÜLKÜCÜ KARDEŞLERIMIZ KATILINCA, ORDUMUZ BÜYÜDÜ VE ŞAHLANDI ÇOK ŞÜKÜR.rnrnEskiden deniz idik. şimdi okyanus olduk amenna. Herkes şunu iyi bellesin. Biz cerablusa girerken de. elbâba yürürken de. AFRİNE VE MÜMBİÇE niyet ederken de, arkamızdaki tüm gemileri yaktık. Geri dönmek için gitmedik. Dönmeyeceğiz de. Türkün bir damla kanının aktığı her yer bizim için vatandır.rnrnBiz, tam bir asır sonra yeniden dedelerimizin kanıyla suladığı topraklara geri dönüyoruz ve yine bedelini kanla ödeyerek yolumuza devam ediyoruz. şimdi soruyorum. kim alabilir vatanımızı elimizden kim. biz AFRIN için KIZIL ELMAMIZ derken de saka yapmıyoruz. Kızıl elmayı yiyen adem babamızın ve havva anamızın cennetten kovulduğunu. Dünya ile imtihan edilmeye başladıklarını. böylece dünyanın tamamının tek sahibi olduklarını ve dünyada yeni bir yaşamın temellerini attıklarını bilmeyenimiz yoktur herhalde. İşte tamda bu yüzden, biz Afrin’e kızıl elmamız dedik. AFRIN'de zaferle müjdelenirsek, bu Dünyada siyonist israilin ve onun taşeron olarak kullandığı devletciklerinin yıkılışının başlangıcı olacak ve dünyada yeni bir yaşam kurulacak.rnrnSahi ne demişti mevlanarnrn"Her şey üstüne gelip, Seni dayanamayacağın Bir noktaya getirdiğinde,rnrnSakın vazgeçme!….rnrnİŞTE ORASI KADERİNİN DEĞİŞECEĞİ NOKTADIR" tam bir asırdır her şey üst üste geldi. fakat biz pes etmedik ve şu anda KADERIMIZIN DEĞIŞECEĞI NOKTAYI KOYMAK IÇIN SURIYEDEYIZ. CIHADIMIZ MUBAREK OLA..rnrn