rnrnTarihi iyi biliyorsanız, Osmanlı topraklarının işgalinden sonra, ilk darbenin"birinci" meclise yapıldığını.. hatta hatta. bu darbenin bizdenmiş gibi görünen... fakat bizden olmayan Sabetayist Yahudiler tarafından yapıldığını iyi bilirsiniz..rnrnBu darbe ile birlikte İstiklal savaşı esnasında etkin rol alan birinci meclis üyeleri devre dışı bırakılmış...ve "SEÇİLMİŞ" değil... "ATANMIŞ" olan ikinci meclisle ingilizlerin talepleri doğrultusunda yola devam edilmiştir...O saatten sonra, Birinci darbe girişimini izleyen tüm darbeler, ATANMIŞ MECLİS'in getirdiği reform hareketlerini muhafaza etmek maksatlı yapılmıştır...Yani piyonlar değişsede oyun tahtası...piyonların konumu ve ŞAH'ınzlediği yol hep aynıdır.. rnBugün ŞAH ile yaşadığımız kavga , ERDOĞANIN KOLTUK SEVDASI...veya AK PARTİNİN iktidar kavgası değildir... yaşadığımız şey "BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİDİR"... işin en vahim yanı ise, bize, bizden olanlarla..veyahut bize benzeyenlerle operasyon çekilmesidir....Anlayacağınız...TARİHİMİZLE DEĞİL..TALİHİMİZLE SAVAŞIYORUZ..En büyük darbeleri bizden olanlardan yiyoruz...Bizden olanlarla imtihan ediliyoruz..rnrn Bir zamanlar, Ormandaki ağaçlar, her gün onlarca ağaç kesilmesinden rahatsız olmuşlar. Durumu aralarında tartıştıktan sonra koca çınar, ormandaki ağaçları kesen baltayı yargılamış...ve onu suçlu bulmuş.rn Ama aralarındaki bilge ağaç, baltanın tek suçlu olmadığını....baltanın sapının da kendilerinden olduğunu söyleyiverince, herkesin aklındaki doğru, bir anda alt üst oluvermiş....Evet..bilge ağaç haklıydı...ve kendilerini kesen baltanın sapı kendilerindendi.. bugün yaşadığınız tüm gündemi tek kalemde anlatan en güzel hikaye budur bence...Biz dışarıdaki düşmanlarımızı 2 saatte Mohaç ovasına gömmüş bir ecdadın torunlarıyız... Maalesef ki bizim Elimizi kolumuzu bağlayan şey içimizdeki kanı bozuklardır... Hayır... onlarda karşımıza erkek gibi Dikiebilseler Onların da 2 saatlik işi var...Lakin kahpelikle saldırıyorlar... işin en dramatik yanı da,Belli bi kişilikleri yok..bukalemun gibiler...sabetayist yahudiler gibi anında kılık değiştirebiliyorlar...ve tıpkı bize benziyorlar... Biz pirincin içindeki siyah taşlardan korkmuyoruz... onların rengi zaten belli..Onları kolayca bulup temizliyoruz .. bizim dişimizi kıran, pirincin içindeki beyaz taşlardır... onlara karşı dik duramıyoruz... sahi ne demiş atalarımız...rnrn “Armudu çürüten içindeki kurdudur..."
FACEBOOK YORUMLAR