17 Eylül tarihi yani yarın 1 Başbakan ve 2 Bakanın asıldıgı gündür.
Kimdi o asan güç.
Bir Başbakanın dili dışarı çıkartılarak öldürüldü.
Düşünün bir Başbakan öldürüldü.
Adnan Menderesi asan zihniyetin çocukları bugün ezan okudu diye kendinden yaşça büyügünü dövüyor. Oysa bundan 59 yıl önce dar agacına bir Başbakan yürüttüler.
Ndenlerinden birisi ise Türkçe okunan ezanı aslına yani Arapçaya çevirmesiydi.
Aslına rücu ettirmesiydi.
Adnan Menderesi asan zihniyetin pişman olmadıgı gibi zihniyet artıkları buldukları her fırsatta bu milletin karşısına çıkıyor.
Halil Sezai denen ayyaş militanın kendisinden yaşça büyük birisine el kaldırması gibi.
17 Eylülde bir Başbakanı idam sehpasına götüren ki Türk örfünde liderine bu saygısızlık hiç görülmemiştir. Bu zihniyet Türk ve hatta Müslüman degil içimize sızan siyonist kırmalarıdır. Bu zihniyetin mahsullerinin tezahürü Halil Sezai gibi fikir artıklarıdır.
Arkadaşlar;
Bu kavga büyük ve kinleri islamla olan güruh karşımızda ve bir nesile göz dikmişler. Öyle bir nefret var ki onlarda Başbakanı asıp dilini dışarı çıkarabilecek kadar gözleri dönmüş bir güruhtur. Bunlarda dinimizin emrettiği hiçbir kaide yoktur.
İşte görüyorsunuz kendinden yaşça büyük birine saldırıyor. Üstelik ezan okuyorsun diye. Halbuki ezan okunmuyor o esnada Kelimei Şehadet getiriyor. Yani o zihniyet ki lagım kokulu beyin ezan ile Kelimei Şehadeti ayırt edemiyor.
Çocuklarımızı bu militanlardan uzak tutalım.
Bunların vücud bulmuş hali Başbakan asar. Bulamamış hali ise sokakta büyüklerini döver küfür eder ezana saygısızlık yapar.
Bunlara artık toplum olarak ciddi tavır sergilenmeli.
Adnan Menderes ve arkadaşlarının idamının 59. Yılında onları asanların zihniyet militanlarına verdigimiz kavgadan dolayı gurur duyuyoruz ve seslerini kestiğimiz darbeci kahpe evlatlarına bu ülkeyi teslim etmemenin hayranlığı ile ve bu milletin muhteşem direnişine şahitlik etmenin haklı onuruyla selamlıyorum.
Şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum. Rabbim cennetiyle cemaliyle müşerref kılsın inşallah...