Adnan Albayrak Şimşek Siyasetçi Yazar

Adnan Albayrak Şimşek Siyasetçi Yazar

Siyasetçi Yazar Adnan Albayrak Şimşek
[email protected]

BU MİRAS KİMİN.

11 Mayıs 2024 - 15:09

(ali imran 180) BU MİRAS KİMİN. Kıymetli kardeşlerim, günkü makalemizin konusu miras ve mirascılar. Miras kelimesi TDK ya göre;soyaçekim yoluyla gelen herhangi bir özellik. bırakılan anlamında,bırakılan, Miras, ölen kişinin yakınlarına bıraktığı para veya servet olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik de miras olarak değerlendirilmektedir. Miras,işte butun mesele bu Miras,bırakan ve bırakılan üzerinden miras hukuku. Miras dediğimiz olgunun gercekleşebilmesi için bırakılan malı kime ait oldugudur.Bu gun ailenizden kalan bir mala ortakcı kabul edermisiniz, sanki duyuyor gibiyim,hiç bırakırmıyız,hemen dava acar,bizlere bırakılan malın bıze ait oldugunu beyan ve delilleri ile isbat eder,mirasımıza ortakcı olmak isteyeni reddederiz,degilmi? Bu dunya müslümanlar için kuranın ifadesı ile,misfırhane,oyanılacak bir yer olarak ifadesi ısıgında,nasıl olurda mırafır,misafır oldugu yerde,miras iddasında bulunabılır,Nası olurda ,kendi hayatının bıe sanıyesıne hakim degılken,miras üzerinde hakimıyet iddası ile,yaşar ve hak iddaa eder.Akıllı birininden bu nasıl beklenır.Hiç Malın gercek sahibi,malında ortakcı kabul edermi?Kendine kalacak olan du dunyanın,varlıgı içinde,insan oglu hangi akla,bu mal üzerinde varislik idda eder,İnsan oglu,hangi malın sahibi ki,miras olarak,mirascılarına bıraksın,mal sahibi,mülk sahibi,hani bunun ilk sahibi,dediğimizin gercegi karsısında, nasıl idraktan uzak yaşarız.Sözümüz ile uyguladıgımız bir mi?Söz, sahibinin,sözündeki sadakatı ile kaim degilmi?Peki O zaman malın sahibinin,mülkün sahibi, bizler olmadıgımıza göre,tüm mal ve mulklerımızı kime bırakıyoruz.Bıraktıklarımız,kime bırakıyor,kısaca herkes bır birine bırakıyor. O zaman bu bıraktıgımız mal ve mulklerin gercek sahibi olan Allaha bıraktıgımızın gercekliğini niye HALA ANLAMIYORMUYUZ. Nasıl akıl sahibiyiz o zaman. Mırascı,mıras olarak bıraktıgı ne varsa,kime bıraktıgını anlamamız acısından Malın Mülkün gercek sahibi olan Allahımız bakalım bu konuda ne demiş,Malı Mülkün sahibi olarak bıze neler acıklamış. Beşeri kanunlarda bile adına devlet,hazıne arazısı dediğimiz bir mülkün kullanımına,kullanım hakkına ,hukuki terim olarak,kıracı olarak nitelemekteyız. Ben burda kiracı olarak bulunuyorum anlayışı içerisinde,kullanm hakkını elde ettiğine göre,insan bu dunyada nasıl tapu sahibi olur,Allahın mülkünde, yoksaaa Hz Allah bizlere kendi mülkünde ortakcımı kabul ettide,kıracı oldugumuz yerde tabu sahibiyiz diyoruz.İşte bu mihvalde,insan kim oldugunu,bilirse, Allahın mülkünde ortakcılık iddasından vaz gecmiş,bu suretle tapu sahibi ile uzlaşmış,kıracı oldugu yerde rahat rahat yaşar, Hz Allahımız Kuranda bu konuda Mülkün kime ait oldugunu ne güzel cıklamış,akledenlere, Âl-i İmrân Suresi ﴾109﴿. Ayetinde;;Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi Allah'ındır. Bütün işler döner dolaşır Allah'a varır. Göklerdeki varlıklar ve imkânlar, yerdeki varlıklar ve imkânlar Allah'ındır, Allah'ın tasarrufundadır. Bütün planların icra edilerek sonuçlandırıldığı, bütün icraatların, amellerin hesabının sorulduğu tek merci Allah'tır. Mülkün sahibi olarak yeryuzunde ne varsa bızler,ve bizlerin yaşamlarını rahatlık içerisinde,imkan bulsunlar,rızıklarını temin etsinler, yeryuzunde öyle yaşsınlar ki hem dunylarını hem hıretleri maamur eylesinler diye. Yoksa hem dunya hayatlarını, hemde ahıret hayatlarını, zından etsinler diye yeryüzün yaşaşınlar diye yaratılmadık ki, Bakın böyle olmadıgınıda ne guzel anlatmış İlahi Hükmünde yaradanımız Bakara Suresinde,﴾29﴿ Yeryüzünde ne varsa tamamını sizin için yaratan, sonra göğe yönelerek onları, yedi gök olarak tamamlayıp düzene koyan O’dur ve O, her şeyi hakkıyla bilmektedir. Yeryüzünde ne varsa tamamını sizin için yaratan, sonra göğe yönelerek onları, yedi gök olarak tamamlayıp düzene koyan O'dur ve O, her şeyi hakkıyla bilmektedir. O, yerde ne varsa hepsini sizin için yarattı. Sonra (kendine has bir şekilde) semaya yöneldi, onu yedi gök olarak yaratıp düzenledi (tanzim etti). Yani yaratılan ne varsa,bizler için yaratılmış,bizler için dizayn edilmiş,bizler iin tanzım edilmişken,bizlere ne oluyorda,Şanı Yüce Allahın Mülkünde. Malın,mülkün yegane sahibi olan Allah,Kendi mülkünün yalnız kendisinden başka Mırascısın olmadıgını,mal ve milk birirktirme cabasının ,mal ve muk edinmekle,bu malların sadece kendidine mıras olarak kalacagını acıklmasına ragmen nedir bu mal mülk bırıktirme sevdası, bıraktıgını Allaha mı bırakıyorsunda,ecrini Allahtan bekliyorsun,Kime bırakıyorsan unutmaki tüm mal mülk bırakanların akibeti ne olsuyda,seninde akıbetin o olacak.Kimi az bırakmış diye kızacak,kimi mezarına bıle gelmeyecek,gelse bile gelmez olacak,unutacak,herkesin herkesi unuttugu gibi unutulanları ve unutanları UNUTMAYAN BİR ALLAH var bunudamı unutur olduk,bu mal mulk sevdası içinde, Ali imran Suresi 180 ayetinde; Allah'ın lütuf olarak bağışladığı şeylerde (infak etmeyip) cimrilik edenler, asla bunun kendileri için hayırlı bir şey olduğunu sanmasınlar. Tersine bu, onlar için kötüdür. Cimrilikle yanlarında tuttukları mal, kıyamet günü boyunlarına dolanacaktır. Kaldı ki göklerin ve yerin mirası Allah'ındır (ve her şey O'na kalacaktır). Hiç kuşkusuz Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. İnsanoglunun mal mülk bırıktirmek suretıyle tekelcılik,yaptıgını kim inkar edebilir,Mal bıriktirmek bır manada TEKELCİLİK degilmi? İnsana lütfedilen servet ve zenginlikler onun kendi malı mülkü değil, sadece ona geçici olarak verilen emanetlerdir. Bu emanetlerin asıl sahibi Allah olmakla beraber bunlara hakkı olan ihtiyaç sahipleridir. Gün gelecek bütün bu emanetler insanın elinden alınarak gerçek sahibi olan Allah’a dönecektir. Üstelik “neden infak edilmedi ve neden hak sahipleri bulunup da onlara teslim edilmedi,neden tekelcilik yapıpta,evlatlarımn olsun diye,helalı haramı gözemeksiniz yıgmaya calıştın,ben sizlere kuran vasıtası ile demedim mi?''Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi Allah'ındır. ''? diyerek hesap sorulacaktır. Bir malın sahibi,her zaman malının üzerinde tasarruf sahibidir.Allah ise mülkünde ortakcısı olmayan,evladı,colugu cocugu olmayan,olarak,Kendi Malı kendindedir.Cunkü bizler Allahın Mülkünde misafiriz,Misafir olarak Allahın koyugu,hududullahı aşmamak,emronulduk. Babasından,anasından adama hep mal mulk kalmaz ki bazen borcta bırakabilir O zaman bizler ne yapıyoruz,tabiki dogal olarak zararımıza dokunacagından REDDİ MİRAS yapıyoruz degil mi? O maksatla bizlerdeki bu dünya malı,mükü için,düştüğümüz bu ruhi durumdan REDDİ MİRASLA kurtulabılecegiz aşikardır. Ali İmran suresinde(109) Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi Allah’ındır; bütün işler,butun mal ve mülk,kainat Allah’a döndürülecek ve her konuda son sözü O söyleyecek, hükmü de O verecektir! Kimin neyi varsa gercek sahibinin Allah oldugunu anlayacaktır. Öyleyse, ey inananlar; ne büyük bir sorumluluk taşıdığınızın dâimâ bilincinde olun ve Allahın mülkünde,Allaha ait olan ne varsa üzerinde hak iddaa etmeyin ki kurtuluşa eresınız. Mâlik-i Hakīkī’den (mülkün gerçek sâhibinden) gaflet, nefsin fir‘avunluğuna sebeb olur. Evet, taht-ı tasarrufunda (tasarrufu altında) bulunan bütün eşyânın Mâlik-i Hakīkī’sini unutan ve kendisini kendine mâlik zanneden, hâkimiyet tevehhümünde (zannında) bulunur, başkalarını da, bilhassa esbâbı da (sebebleri de)kendisine kıyasla hâkim ve mâlik defterine kaydeder ve böyle vesîlelerle Allah’ın mülkünü, malını kendilerine taksîm ederek, ahkâm-ı İlâhiyeye (İlâhî hükümlere) karşı muâraza ve mübârezeye (meydan okumaya) başlar. Selam olsun REDDİ MİRAS yapmasını bilen gönüllere. Kardeşiniz Adnan Albayrak Şimşek

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum

Son Yazılar