İRAN DEVRİMİNDE, REİSİNİN ÖLÜMÜ ÜZERİNE,İRAN DEVRİMİ İran Cumhurreisinin vefatı üzerine İran Hümeyni Devriminin günümüze kadar gelen sürecte,iç muhalefetin ve iktidar arasındaki, siyasi kavgaları anlamadan,bu kazanın mahiyeti,cok zor anlaşılır. İran Cumhurreisinin İran dışı tanımlanması noktasına kendisine,İran Cellatı ifadesı kullanılmakta,Peki Reisi kimdir,İran toplumu için ne ifade eder,bunun üzerine bıraz okuyucularımız ile dertleşmek istedik. Evet Reisi ve Reisi ailesi kimdir. İbrahim Reisi, 14 Aralık 1960 tarihinde Meşhed'in Noghan bölgesinde din adamı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası Seyid Hacı, o 5 yaşındayken öldü. Reisi, soy olarak Hüseyin ibn Ali (Hüseyni) Seyyidlerindendir ve Ali ibn Hüseyin Zeynel Abidin Seyyidlerine bağlıdır. Reisi, ilk eğitimini "Cevadiye Okulu"nda aldı ve daha sonra Havza'da İslami ilahiyat okulunda okudu. 1975 yılında Kum Ruhban Okulu'ndaki eğitimine devam etmek için "Ayetullah Boroujerdi Okulu"na gitti. Motahari Üniversitesi'nden özel hukuk alanında doktora derecesi aldığını iddia etmektedir; ancak bu tartışmalıdır. 1981 yılında Kerec savcılığına atandı. Daha sonra Hemedan Savcısı olarak atandı ve her iki görevi birlikte yürüttü. Birbirinden 300 km'den daha uzak iki şehirde aynı anda faaliyet gösterdi. Dört ay sonra Hemedan Eyaleti Savcısı olarak atandı. 1985'te Tahran Savcı Yardımcılığına atandı ve başkente taşındı. Üç yıl sonra, 1988'in başlarında Ruhullah Humeyni'nin dikkatini çekti ve Luristan, Simnan ve Kirmanşah gibi bazı vilayetlerdeki hukuki sorunları ele almak için Ruhullah Humeyni'den yargıdan bağımsız özel hükümler aldı. İranda Hümeyni Rejimin,Hümeyni sonrası dini lideri olan Ayetullah Ali Hamaney Hümeyni rejimini devam ettirmekteydi,İranın bu rejım karşıtı olan başta İsrail,Abd,İngiliz ve Avrupa Devletleri,İRANDAKİ AYETULLAH ALİ HAMANEY SONRASI İRANIN BAŞINA GELMESİ BEKLENEN ,İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin helikopter kazasında hayatını kaybetmesi, kimin işine yaradı dersek , her halde kime yaradıgınıda söylemiş olduk.İsrailin şu andaki Filistindeki zulmunün getirisi olarak,İran ile bır sürtüşme yaşadıgı hepimizce malumdur.Bu sürtüşme dunya kamuoyunda,İranın İsrailin karsısındaki siyasi söylemlerinin gercekci olmadıgı,İran Devletilinin Dışa kapalı kutu olması hasebi ile güçlü bir devletmiş gibi görünmesinin aslında bır balon misali oldugunun göstergesi olmuştu.Bir zamanlar Saddam ile ABD baş edemez,Saddam cok güçlü,gibi kamuoyunda böyle bir anlayıs vardı ki,İran ile uzun yıllar suren savaşta Saddamın böyle olmadıgı,fakat İranı bu savaşta el altından destekleyen güçlerinde İranı güçlü bir devlet gibi lanse edilmesinide bır başka acıdan dunya kamuoyuna lanse edilmişti. İranı Dizayn etmek isteyen güçler,Ayetullah Hamaney sonrası İran İktıdarını İbrahim Reisinin bır halikopter kazası sonrası gecmesinin önüde kapanmış oldu. İran anayasasına göre cumhurbaşkanının ölümü üzerine cumhurbaşkanı birinci yardımcısı geçici olarak liderliği üstleniyor. Yargı başkanı ve meclis başkanı ile birlikte 50 gün içinde yeni bir cumhurbaşkanlığı seçimi düzenliyorlar. Bu durumda geçici liderin Devrim Muhafızları'nda eski bir subay olan ve bir dönem İslam Cumhuriyeti'nin varlıklarını koruyan bir vakfın başkanlığını yapan Muhammed Mokhber olacak. Hükümetin istikrarı konusunda kamuoyunda oluşan endişeleri yatıştırmak için Hamaney pazar akşamı (ölümü doğrulanmadan önce) Reisi'nin yokluğu hakkında konuştu ve halkın ülkenin yönetiminde herhangi bir aksaklık beklememesi gerektiğini söyledi. Geçici cumhurbaşkanı olarak Mokhber, meclis başkanı ve yargı başkanıyla birlikte cumhurbaşkanının ölümünden sonraki 50 gün içinde yeni bir cumhurbaşkanlığı seçimi düzenleyecek olan üç kişilik konseyin bir parçası. 1 Eylül 1955 doğumlu Mokhber de Reisi gibi tüm devlet meselelerinde son sözü söyleyen Dini Lider Ali Hamaney'e yakın görülüyor. Mokhber, Reisi'nin cumhurbaşkanı seçildiği 2021 yılında cumhurbaşkanı birinci yardımcısı oldu. Rus ordusuna askeri destek sağlayan ekibin parçasıydı Reuters'a konuşan kaynaklar, Mokhber'in ekim ayında Moskova'yı ziyaret eden ve Rus ordusuna karadan karaya füzeler ve daha fazla insansız hava aracı tedarik etmeyi kabul eden İranlı yetkililerden oluşan bir ekibin parçası olduğunu söyledi. Ekipte İran Devrim Muhafızları'ndan iki üst düzey yetkili ve Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi'nden bir yetkili de yer alıyordu. 19 Mayıs 2024'te Reisi, Azerbaycan cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile yaptığı baraj açılışı ziyaretinden sonra İran'a dönerken İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emirabdullahiyan'ın da içinde bulunduğu ABD menşeili 1994 yılında üretilmiş Bell 212 model helikopter Azerbaycan sınırındaki Culfa kasabası yakınlarında bir kazaya karışması sonucu vefat eden İran Cumhurbaşkanı Seyyid İbrahim Reisi,İran Hümeyni Rejımın oluşmasında,Şia eksenli devlet yapısının Peygamber Efendimize soy ve nesep noktasında bagı bulunan Rasulullah torunlarından olan Ali bin Musa el-Rıza, tam ismi Ali bin Musa ibn-i Cafer (770 - 5 Eylül 818), İslâm Peygamberi Muhammed'in yedinci göbekten torunudur.Seyyid İmam Ali Rızanın aile bıreyleri icerinden geldiği unutulmamalıdır. İran İslam Cumhurıyetinin kurucusu olan Humeyni'ninde ailesi uzun yıllar dinî ulema geleneğine sahip bir ailedir. Ehlibeytin yedinci imamı olan İmam Musa el-Kâzım'ın torunları olan ataları, 18. yüzyılın sonlarında, asıl vatanları olan Nişabur'dan Kuzey Hindistan'ın Lucknow bölgesine göç etmişlerdi. İranın 4 Cumhurreisi olan 1979 yılında İran'da gerçekleşen İslam İnkılabının önde gelen isimlerinden olan Ali Ekber Haşimi Rafsancani'nin eşinin İslami bir aile olan Seyit Muhammed Kazım Tabatabai Yezdi soyunun hem Hz. Hasan’a hem Hüseyin’e dayanmasından ötürü Hasenî ve Hüseynî nisbeleriyle de anılan ailenin soyundan gelen İffet Mereşi adında bir bayanla evliligi ile ehli beyte damad olmuştur.Kısaca İran İslam Cumhurıyetinin kuruluşundan bu yana Şia mezhebi kuralları içerisinde gecerli olan Ehlibeyt mensubu ailelerib bıreleri tarafından hem üst düzey hemde burokrat kesim askeri alanlar dahil olmak üzere bu anlayısın aile fertleri tarafından yonetilmektedir. İran'ın karmaşık ve oldukça şeffaf olmayan siyasi yapısında Hamaney'in yerine kimin geçeceğine dair soruların açıkça tartışıldığı neredeyse hiçbir resmi ya da kamusal alan yok. Ancak siyaset kurumuna yakın analistler, yetkililer ve akademisyenler bir süredir hem Reisi'den hem de Hamaney'in oğlu Mojtaba'dan en büyük adaylar olarak bahsediyordu. Reisi'nin ölümü, Mojtaba'nın dini liderliğinin önünün açılması anlamına geliyor. Ancak bu da riskli bir atama olacaktır. İran'ın miras yoluyla gelen yönetim kavramıyla ilgili sıkıntılı bir geçmişi var. 1979 İslam Devrimi'nin liderleri, yıktıkları monarşiye benzeyen her türlü sisteme şiddetle karşı çıkmıştı. Mojtaba'nın popülaritesi de herhangi bir hükümet pozisyonunda bulunmadığı ve kamuoyu önünde çok sık görülmediği için hiç test edilmedi. Dini liderin herhangi bir meşruiyete sahip olabilmesi için en azından mevcut dini sistemi destekleyen kitlelerden gerçek bir destek alıyormuş gibi görünmesi gerekir. Şia tarihinde,Emevi saltanatına karsı cıkışlar içerinde birinci unsur olan Liderliğin babadan ogula gecmesinin yanlış oldugu görüşüne şimdi İran içinde aynı anlayısın cıkmasıda olabilirlik kapsamında dini kılıflar üzerinden hesaplamaların yapıldıgıda bu kaza ile ortaya cıkmaktadır.Bu anlayışa bir dini kılıf aranmakta olduguda bır gercektir. Emevi anlaysını karsı cıkan Şia anlayısı,şimdi Kendi içinde ŞİA EMEVİSİ veya EMEVİ ŞİA sı gibi oluşmayacagı ne malum.Buda ayrı bir makale kousudur,fakat söylemedende gecemeyecegız. Cünkü İran Şia Mezhebinin akaidi içerisinde devlet yonetimi ile İranı yönetmektedirler. 20 Mayıs sabahına doğru enkaza ulaşan İranlı yetkililer, düşen helikopterden kimsenin kurtulamadığını açıkladı. Helikopterde Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, Dışişleri Bakanı Abdullahiyan, Tebriz Valisi Malik Rahmeti ve İran lideri Ali Hameney'in Tebriz Temsilcisi Muhammed Ali Al-i Haşim bulunuyordu. Muhammed Ali Al-i Haşim de ehlibeyt silsilesindendi. Seyyid İbrahim Reisi'nin vefatı ile İranda başka bir devrim gercekleşti desek yanlış ifade etmeyız diyerek, Reisi'nin ölümü, Ali Hamneyin oglu Mojtaba'nın dini liderliğinin önünün açılması anlamına geliyor.Şia anlayısı EMEVİLEŞMEKTEDİR,denilebilir. Selam ve dua ile.Kardeşiniz Adnan Albayrak Şimşek Tahran'da Reisi ve beraberindeki yetkililer için cenaze töreni Kazada hayatını kaybedenlerin cenaze törenleri, 21 Mayıs'ta Tebriz'de başladı. İçişleri Bakanı Ahmed Vahidi'nin yaptığı konuşma sonrası naaşlar öncelikle Tahran'a, ardından da Kum şehrine götürüldü. Reisi'nin naaşı 23 Mayıs'ta Bircend'e götürülecek ve aynı gün memleketi Meşhed'de İmam Rıza Türbesi'ne defnedildi. Reisi'nin hayatını kaybetmesi üzerine Bangladeş, Küba, Hindistan, Lübnan, Pakistan, Sri Lanka, Suriye ve Türkiye'de yas günü ilan edildi. İngiltere Güvenlikten Sorumlu Devlet Bakanı Tom Tugendhat, Reisi'nin "yasını tutmayacağını" söyledi ve "rejiminin kendi ülkesinde binlerce kişiyi öldürdüğünü ve burada, Britanya'da ve Avrupa genelinde insanları hedef aldığını" ekledi. Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby, Reisi'yi "elleri çok kana bulanmış bir adam" olarak tanımladı. İsrail, Reisi için bir dakikalık saygı duruşunda bulunan Birleşmiş Milletleri eleştirerek bunu "rezalet" olarak nitelendirdi. Sürgündeki muhalif İran Halkın Mücahitleri Örgütü'nün lideri Meryem Recavi, Reisi'nin mirasının 1988'de İranlı siyasi mahkumların infazındaki rolüyle belirlendiğini söyledi ve kazayı "mollaların Yüce Meclisi'ne devasa ve onarılamaz bir stratejik darbe" olarak nitelendirdi. Lider Ali Hamaney ve tüm rejim", liderliği içinde "bir dizi yansıma ve krizi" tetikleyecekti.[77] Tutuklu aktivist ve Nobel ödüllü Nergis Muhammedi'nin eşi Taghi Rahmani, Reisi'nin ölümünün Hamaney yönetimindeki İran liderliğini yapısal olarak değiştirmeyeceğini söyledi.
FACEBOOK YORUMLAR