Bildiğiniz üzere birçok insan ya 40 yaşına yanaştığı zaman.. ya da 40 yaşına bastığında değişik buhranlı bir dönem geçirir..Bazı durumlarda bu durum o kadar ileri boyutta yaşanır ki, akıl kayıpları veyahutta intiharlar bile yaşandığı olur, bu süreçlerin sonunda Peki hep kötü şeyler mi yaşanır..Tabii ki hayır. 40 yaş aynı zamanda nübüvvet ve mehdiyet yaşıdır. 40 yaşına kadar fiziki bedeni kirlenmiş olsa da özünü kirletmemiş olanlara Rabbimin mükafatı vardır, hatta hatta bununla alakalı ayet dahi vardır... Peygamberimiz başta olmak üzere, pek çok peygambere peygamberlik vazifesi kırk yaşında verilmiştir..Ayrıca mehdiyet yaşının 40 yaş olduğuda hepimizce bilinmektedir... Peki neden 40 yaş...
Kırk yaş, kemal, yani olgunluk yaşıdır, İnsanların tamamı , kırk yaşına basınca maddî ve manevî, akli ve bedeni birikim ve donanıma sahip olarak kemale ererler, geçmişe baktığımız zaman Pek çok ilim adamının, kırk yaşından sonra eser yazmaya başladığını görürüz, tarihimizin en bilindik simalarından Mimar sinan bile mimarlık görevine 40 yaşından sonra başlamıştır...
Kırk yaş, ortalama insan ömrünün ortasıdır insan, bu çağda geçmişindeki birikimlerinden hareketle, geleceğe dönük hazırlıklara daha yoğun bir biçimde yönelir, hani psikologların 40 yaş sendromu dedikleri bi sendrum var ya...ha işte.. Bazılarında bu çağdaki bu sorgulama ve kararsızlık. Yani bu geçiş dönemi iman eksikliğinden dolayı ya da idrak eksikliğinden dolayı insanlarda çeşitli bunalımlara sebep olabilmektedir. Bu yüzden kırk yaş sendromu diye bildiğimiz bir sendrom çeşidi vardır "kırkından sonra azma" ve "Azgın teke sendromu diye dilimize yerleşen deyimlerin altında da bu yatmaktadır..
Kur'ânı kerimde kırk sayısına üç yerde vurgu yapılmıştır.. biri Hz. Musa aleyhisselamın Tûr dağında geçirdiği kırk gece ile ilgili olarak (Bakara, 2/51);..ikincisi, Israiloğullarının kırk yıl çölde perişan bir hâlde dolaşması anlatılırken (Maide, 5/26);..Birde AHKAF suresi 15'inci ayette. Özellikle ahkaf suresi 15. ayet bu konuda çok önemlidir. Çünkü bu ayette 40 yaşında yapılacak olan bir duadan bahsedilir ayet Aynen şöyledir;
“Biz insana, ana-babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Annesi onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. Taşınması ile sütten kesilmesi, otuz ay sürer. Nihayet insan, güçlü çağına erip kırk yaşına varınca der ki: Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve razı olacağın yararlı iş yapmamı temin et. Benim için de zürriyetim için de iyiliği devam ettir. Ben sana döndüm. Ve elbette ki ben müslümanlardanım.”Alimler bu duanın önemini vurgulamışlar ve o yaşa kadar işlemiş olduğumuz amellerin kabulüne sebep olacağını söylemişlerdir....
Ahkaf suresi 16. ayet ise şöyle der;
“İşte, yaptıklarının iyisini kabul edeceğimiz ve günahlarını bağışlayacağımız bu kimseler cennetlikler arasındadırlar. Bu, onlara öteden beri yapılagelen doğru bir vaattir."
Gördüğünüz gibi ilk Ayeti Kerimede anne babaya iyilik konusunda özellikle 40 yaşına dikkat çekiliyor.. ikinci ayet-i Kerimede ise, görevini layıkıyla yerine getirenlerin cennetle müjdelendiğinden bahsediyor...
Peki neden 40 yaş..İnsan ömründe 40 yaşı önemli bir yere sahiptir.. 40 yaş ömrün yarısıdır..Ve insanın kendisini en güçlü hissettiği..olgunlaştığı yaştır..Kırk yaşına ulaşan kimseye uyarıcı gelmiş demektir...Ahrete hazırlık için çağrı yapılmış demektir..Kırk yaşına basan kimse, bu yaşından sonra artık bulunduğu huy ve halinde önemli bir değişkenlik göstermez.. Bu sebeple mi söylendi Bilinmez ama Peygamber Efendimiz bir hadis-i şerifinde “Kırk seneyi doldurduğu halde hayrı şerrine galip gelmeyen kimse, cehenneme doğru hazırlansın” buyurmuştur..
Bu konuda İbn-i Kesir’in rivayetleri şöyledir: “Kasım İbn Abdurrahmân şöyle diyor: Mesrûk'a: Kişi ne zaman günâhları yüzünden cezalandırılır? diye sorduğum da şöyle dedi;
" Kırk yaşına ulaştığın zaman tetikte dur ve uyanık ol.”... 40 yaşına ulaştığın zaman tetikte ol ne demektir...
Neden özellikle 40 yaşına vurgu yapılmıştır.. bu sorunun cevabını bulursanız 40 yaşın önemini idrak etmiş olursunuz.. Demek ki 40 yaşında daha dünyadayken insanlar için Mizan terazisi kurulur... ve kullara hem ahiret hem de Allah hatırlatılır... yolun yarılandığı hatırlatılır... o yaşa kadar yapılan İyilikler ve kötülükler tartılır... ona göre insan 40 yaşından sonra ya ödüllendirilir ya da cezalandırılır...
Hz.osman Resulullah Efendimiz’in (s.a.v) şöyle buyurduğunu haber veriyor: “Müslüman kul kırk yaşına ulaştığı zaman, Allah Teâlâ onun hesabını hafifletir. Altmış yaşma ulaştığı zaman ona Allah'a dönüşü bahşeder. Yetmiş yaşma ulaştığı zaman gök ehli onu sever. Seksen yaşına girdiğinde Allah Teâlâ onun iyiliklerini sabit kılar, kötülüklerini siler. Doksan yaşına girdiği zaman Allah Teâlâ geçmiş ve gelecek günâhlarını bağışlar ve onu ailesi halkı hakkında şefaatçi kılar. Gökyüzünde: Allah'ın yeryüzündeki esîri, diye yazar"
gördüğünüz gibi öyle batılıların bize öğrettiği gibi 40 yaş sendromu diye bir sendorum yoktur aslında... aklını kullanabilen için bir kazanım vardır.. Allahu Teala'nın kuluna o yaşta bahşettiği güzellikler ve duyurmaya çalıştı bir mesaj vardır.. Yeter ki bizler 40 yaşımıza yanaştığımızda bir takım olağanüstü şeyler yaşayabileceğimizi bilelim..40 yaşımıza basmadan bir müddet önce Allah'a daha fazla yanaşmaya başlayalım..Ve Psikolojimizi ona göre hazırlayalımki..Sendrom denen boşlukta çırpınmayalım..Akıl sağlığımızla alakalı tedavi görmek zorunda kalmayalım... Şimdilik diyeceklerim bu kadar..
Şenay Tek
FACEBOOK YORUMLAR