Ben mi çok fesadım bilmiyorum ama, içimi kemiren bir şüphe var, bunu sizlerle paylaşmadan edemeyeceğim...rnrnArkadaşlar… Farkındaysanız hangi askerimiz sosyal medyada veyahut TV kanallarında röportaj verip de. O röportaj ses getirirse mutlaka o askerimizin şehadet haberini alıyoruz, hatırlarsanız el bab'da şehit olan bir askerimizin cenaze töreninde, bir başka askerimiz onun annesini teskin etmeye çalışıyor, Ona sarılıyor, onun Yanından bir dakika olsun ayrılmıyordu, bu görüntüler TV kanallarında çok ses getirmişti, üzerinden çok vakit geçmeden o askerimizin de şehadet haberini almıştık, bu defa yer Afrin’di.rnrnBir spiker, Afrin'e doğru yola çıkan araç konvoyunun önünü kesmiş, askerlerimize "yolculuk nereye"diye soruyor, askerimizin biride "düğüne gidiyoruz abi düğüne gidiyoruz."diye cevap veriyordu. Bu videoda gerek sosyal medyada, gerekse TV kanallarında çok fazla dolanmış herkes gururla sayfalarına taşımıştı. Malesef bu röportajdan sadece 15 gün sonra yine bu askerimizin Şehadet haberini aldık.rnrnYer yine Afrin... Konyalı Jandarma Astsubay Çavuş Abdullah Taha Koç, Doğan Haber ajansından uzatılan Bir mikrofona önce röportaj veriyor..rnrnHemen akabinde;"Ölüm bize ne uzak, Ne de yakın ölüm.rnrnrnÖlümsüzlüğü tattık, bize ne yapsın ölüm." dizelerini okuyordu ve Bu videoda o dönemde gözlerimizi yaşartmaya yetiyordu ve dün maalesef bu askerimizin de şehadet haberini aldık...rnrnBunlar benim hatırlaya bildiklerim ve takip edebildiklerim. rnrnBelki de yanılıyorumdur ama , Cesaretleriyle ve verdikleri mesajlarla Türk milletini gururlandıran.. göğsünü kabartan..düşmana korku salan.. mehmetçiğin simgesi haline gelen medyada meşhur olan Askerlerimizden özellikle önplana çıkanları, sembol haline gelmiş olanları...belirleyip şehit ediyorlar gibi bir intiba oluştu bende..rnrnDahası da vardır mutlaka, arkadaşlar Sizce de bu işte bir terslik yok mu..?rnrnSuriye'de 7 senedir süren bir savaş var...rnrnSayfalarımıza oradaki savaşla alakalı 100 tane resim düşmedi. Afrin Harekatı başlayalı henüz 42 gün olmasına rağmen sayfalarımızda binlerce Afrin videosu ve binlerce asker fotosu dolaşıyor, gerek Afrin’deki gerekse yurt içerisindeki askerlerimiz facebook ve instagramda dakika başı canlı yayınlar yapıp, müzikler dinletiyorlar. Televizyonlarda haber izlemiyoruz, ya ellerinde cetvelle askerlerimizin operasyon yaptığı güzergahları değerlendiren insanları seyrediyoruz.rnrnYa da Afrin’de veya sınırda canlı yayın yapan TV kanallarını seyrediyoruz, hatta hat ta Geçtiğimiz günlerde Jandarma Özel Harekat binasındaki askerlerin, yüz binlerce kişinin üyesi olduğu gruplarda canlı yayın yaptıklarına bile defalarca şahit oldum. İşin garip yanı insanlarımız bu paylaşımlara aşırı derecede ilgi duyuyor. Yorumlar yapıyor, hatta hat ta hiç durmadan bu videoları paylaşmayı kendilerine borç biliyorlar sayfalarında paylaşıyorlar.rnrnAslında Ne milletimizde kötü niyet var, ne de o yayını yapan askerlerimizde bir art niyet aramıyorum. Bizim tutkunu olduğumuz, hayatımızın bir parçası haline getirdiğimiz, sosyal medya Fenomenliği hastalığı bu.rnrnHerkes tarafından beğenilme ve kabul görme hastalığının bir tezahürüdür bu. tamda bu noktada hemen aklıma şöyle bir soru geliyor, sahi Biz Afrin'de ne yapıyoruz yaa. savaşıyor muyuz..?rnrnYoksa Magazin programımı çeviriyoruz..?rnrnKimse kusura bakmasın lakin askerlerimizin elinde silahtan çok telefon var gibi. Ya birileri Hala işin ciddiyetini kavrayamamış, ya da hiç kimse düşmanlarımızın elindeki Elektronik ve teknolojik teçhizatın farkında değil.rnrnArkadaşlar belki farkında değilsiniz Ama biz hala batının ürettiği telefonları, batının ürettiği sim kartları ve batılının uzaya fırlattığı uyduları kullanıyoruz. Ağaçların altındaki izmariti bile görebilen düşmanlarımızın, Bizim telefon sinyallerimizi algılayamayacağını nasıl düşünebilirsiniz. Oradaki koskoca bir taburu fark etmeyeceğini nasıl aklınızdan geçirirsiniz. Nasıl bu kadar laubali veya gelişi güzel hareket edebilirsiniz. Çok üzülerek belirtiyorum ki Afrin'den veya sınır boylarımızdan arazi taraması sırasında canlı yayın yapan müzik dinleten askerlerimize ve polislerimize şahit oluyoruz.rnrnEvet... hepsiyle gurur duyuyoruz, onların iyi olmaları Cesur görünmeleri hepimizi gururlandırıyor. Lakin bu işte bir terslik var arkadaşlar. Yapmayın onların paylaştığı videoları veya resimleri yaptıkları canlı yayınları lütfen sayfalarınıza taşımayınız. Onlar belki de içinde bulundukları manevi durum münasebetiyle, bu yaptıkları fevri hareketlerin sonuçlarını çok fazla idrak edemiyorlar. Fakat Bizler de bu videoların bu resimlerin ve bu röportajların yayılmasına yardımcı olarak onlara iyilik etmiyor. Aksine onlara zarar veriyoruz, bizim dikkatimizi çekmeyen arka planda ki En ufacık bir görüntü bile, düşmanlarımıza yer tayininde yardımcı olabilir. Bu türden fevri hareketlerin sonuçları acı sonuçlar doğurabilir.rnrnHer ne kadar Türk Silahlı kuvvetlerimizin içinin temizlendiğini düşünsek te, hala %100'nün temizlenmediğini hepimiz biliyoruz. İçimizde kötü niyetli insanlar olabilir, bu türden fevri hareketlerin sonucu, sadece o paylaşımları, o resimleri gönderen askerlerimizin değil. Koskoca bir birliğin veya koskoca bir taburun yok olmasına sebebiyet verebilir. Farkında değilsiniz belki ama attığımız Her Adım Takip ediliyor. Askerlerimiz sosyal medya kullanmasın demiyorum. Aileleri ile iletişime geçmesin demiyorum, sadece bu paylaşımlara bir sınırlama getirilsin diyorum. Buradan devletimize ve Türk Silahlı Kuvvetleri yetkililerine sesleniyorum. Eğer ki askerlerimizin ve askeri personelin sosyal medya kullanımına bir takım kısıtlamalar getirilmezse, sınır boylarında veya Suriye tarafında televizyon kanallarının canlı yayın yapmasına askerlerimizle röportaj yapılmasına bir kısıtlama getirilmezse, Allah şahidimdir.rnrnBiz daha çok şehit haberleri ile yanıp tutuşacağız, daha çok Analar ağlayacak, çok avratlar dul kalacak, babalar çok fazla taput omuzlayacak.rnrnBenden söylemesi...rnrn
FACEBOOK YORUMLAR